Rivayetle din olmaz
Buhârî"de Mesrûk tarikiyle Hz. Aişe"den gelen şöyle bir rivayet vardır: Mesrûk der ki: Hz. Aişe"ye: "Valide hazretleri! Muhammed (s.a.v) Rabbini gördü mü"? diye sordum. O da bana "Söylediğin bu sözden dolayı tüylerim diken diken oldu." dedi. Ve arkasından şunu ilave etti, "Her kim şu üç şeyi söylerse yalan söylemiştir. Kim Muhammed (s.a.v) Rabbini gördü derse yalan söylemiştir. Sonra "Gözler O"nu görmez, O gözleri görür; o latifdir her şeyi haber alandır." (En"âm, 6/103) âyetini okudu. Her kim sana yarın ne olacağını bilirim derse yalan söylemiştir dedi ve sonra "Kimse yarın ne yapacağını bilmez" (Lokman, 31/34) âyetini okudu. En sonunda da her kim sana peygamber risaletten bazı şeyler gizledi derse yalan söylemiştir, dedi ve ardından "Ey elçi, Rabbinden sana indirileni duyur..." (Maide, 5/67) âyetini okudu. Ancak Peygamber, Cebrail"i iki defa hakiki sûretinde gördü."(1) Yine Buhârî"de, Abdullah b. Mes"ud"dan gelen iki ayrı rivayet vardır ki bunların birinde Peygamber"in, Cebrail"i altıyüz kanatlı olarak gördüğü, diğerinde ise, Cennet"ten gelen ve ufku kaplayan yeşil bir refrefi müşâhede ettiğini belirtmiştir. Bu rivayetler de gösteriyor ki görülen âyetler, Cebrail"den ibaret değildir.
|