Ek Seyh Said kiyami
Seyh Said kiyami nedeniyle kurulan Istiklal
Mahkemeleri de emirle, hem de tek kisinin emriyle
kurulmustu ve çalismalarini da bu "tek kisi"nin
emriyle devam ettiriyordu. Çesitli illerde kurulan bu
mahkeme-lerde, yine emirle sayisiz insan
daragaçlarinda sallandirilmisti; herhalde -dili
olsaydi- bunun en canli sahidi de Samanpazari sirtlari
idi. Daragaçlarinda sallandirilan bu insanlarin
suçlari ise, -tamaminin da- potansiyel muhalif olarak
görülmeleriydi; isin üzücü tarafi da, bunlarin
basinda, Milli Mücadele adi verilen Mücadeleyi
baslatanlar, bulunduklari bölgelerde dis düsmani cani
kani pahasina kovanlar gelmekteydi. Bunlarin arasinda,
az da olsa kendilerini tehdit etmek ve göz dagi vermek
için, yandasi gazeteciler de vardi. Bu gazeteciler,
Istiklal Mahkemelerinin "tek kisi"nin emriyle
çalistigina güzel bir örnek teskil etmektedir.
"Istanbul"un belli basli gazete bas yazarlari
Diyarbakir"daki Istiklal Mahkemesine gönderilmislerdi.
Bunlar arasinda "Tasviri Efkâr" sahip ve basyazari
Velid Ebuzziya, "Vatan" gazetesi sahip ve basyazari
Ahmet Emin Yalman, ayni gazetenin yazarlarindan Ahmet
Sükrü Esmer, gene bas yazarlardan Ismail Müstak ve
baskalari vardi. Ahmet Emin, daha yoldayken,
Adana"dan, Mustafa Kemal"e telgraf göndererek
yalvarmaya baslamisti. Affedilirse, bir daha
gazetecilik yapmayacagina söz veriyordu..." "Tek Kisi"
gücünü ve "Tek"ligini kanitlamiscasina, bu tür
yalvarmalardan sonra, gazetecilerin serbest
birakilmasi, yine bu "tek kisi" tarafindan
saglanmisti.
|