Einzelnen Beitrag anzeigen
  #830  
Alt 27.12.2003, 16:29
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard HADIS SÜNNET NEDEN SEYTANIN OYUNU ?

a) Muhammed, Ibrahim"in dinini mi izliyordu? Ibrahim, namaz, zekat, oruç ve hac pratiklerini uyguluyor muydu? Ibrahim"in bu ibadetleri Muhammed"den farklı uyguladığına dair deliliniz nedir?

b) Musa, Salih, İsa peygamberler namaz kılıyorlar mıydı?

c) Tanrı"ya göre abdest kaç basamaktan oluşur? Hanefi, Şafii ve diğer mezheplerinize göre kaç basamaktır?

d) Kuran"a göre abdest, helaya gitmekle bozulur (4:43; 5:6). Ne gaz gaçırmak, ne kan, ne de kadın eline dokunmak abdesti bozmaz. Islam"a göre, kan mı, yoksa kadına elle dokunmak mı abdesti bozar? Muhammed peygamber döneminde yüzbinlerce müslümanın uyguladığı abdest ile ilgili bu önemli konu nasıl olur da aniden karanlığa gömülür?

e) Namazlardan neden Muhammed"in, Ibrahim"in isimlerini anıyorsunuz? Onlar namazlarında kendilerinin isimlerini mi anıyorlardı, yoksa sadece Allah"ı mı anıyorlardı? Bu konuda neden 20:14 ve 72:18 ayetleri üzerinde düşünmüyorsunuz?

f) Namazda otururken okuduğunuz dualarda "Esselamü alayke eyyuhennebiyyu" (Ey peygamber sana selam olsun) diyorsunuz. Peygamber hayatta olmadığına ve sizi işitmediğine göre (16:21; 7:194; 35:14), namazınızda onu karşınızda sizi görüyor ve işitiyormuş gibi ona seslenmeyi nasıl açıklarsınız? Yoksa peygamber Allah gibi heryere hazır ve nazır mı?

g) Peygamberimizin namazlarda sadece Fatiha (Anahtar) suresini okuduğunu rivayet eden bir çok hadisinize rağmen tersi hadislere uyarak, Fatiha"dan sonra başka sureleri okumayı vacip veya sünnet olarak görüyorsunuz. Namazda Allah"a "De ki Allah birdir." veya "Biz sana kevseri verdik." demek, miras veya savaş ile ilgili ayetleri okumak anlamlı mıdır? Fatiha"dan sonra Musa"nın, Firavun"un, Muhammed"din, Ebu Leheb"in isimlerini zikretmek 20:14 ayetiyle çelişmiyor mu? Hele, Kuran"da bile bulunmayan Ibranice "amin" kelimesini neden Fatiha suresine ekliyorsunuz? Cemaatin içinden herkes yalnız Fatiha ile kılınan bir namaza imamlık yapabilir; ancak zammussureler işe karışınca bu konuda uzmanlara gerek duyulur. FatihaÕdan sonra sureler okumayı icad edenlerin amacı acaba bu yolla namaz kıldırmayı zorlaştırarak imamlık diye maaşlı bir meslek ortaya çıkarmak olmasın?

h) Kuran, Mekke putperestlerinin Mekke" deki Kutsal Mescitte namaz kıldıklarını açıkça bildirir. "Onların kabedeki namazları hile ve saptırmaktan başka bir şey değildir..." (8:35). Namazın Muhammed dönemine kadar bilinmediği yalanını gizlemek için bu ayetteki iki kelimenin anlamını değiştirerek, "Onların Kabedeki namazları ıslık çalmadan ve el çırpmadan başka bir şey değildir..." anlamını yakıştırıyorsunuz. Kuran"da sürekli "saptırmak" anlamında kullanılan "Sadde" kökünün ibdal edilmiş mastarı olan "tasdiyye" kelimesini "el çırpması" diye çevirmenin sebebi nedir? 8:35 te geçen "tasdiye" (saptırmak) kelimesi bu ayetten bir önce ve bir sonra, yani 8:34 ve 8:36 ayetlerinde fiil olarak aynen geçiyor. Bunları doğru olarak çevirdiğiniz halde neden aynı kelimeyi 8:35"te farklı çeviriyorsunuz? (Bu konu üzerinde yaptığımız detaylı inceleme için Türkçe Kuran Çevirilerindeki Hatalar kitabına bakınız).

i) Zekat verilecek paranın veya malın üzerinden bir yıl geçmesi gerekir diye bir kuralı nereden çıkardınız. Kuran, elimize geçen her ürünün zekatını vakit geçirmeden ayırıp vermemizi emretmiyor mu (6:141)? Kuran ayetlerini neden Emevi ve Abbasi dönemi yalancılarının hadisleri kadar önemsemiyorsunuz (25:73)? Nasıl hüküm veriyorsunuz(68:36)?

j) Kuran"ı Kerim, haccın bilinen kutsal aylarda yapılması gerektiğini açıkça bildirmişken (2:197), siz bu görevi sadece Zilhicce ayının 10. gününe sıkıştırarak milyonlarca hacıyı perişan ediyor, hatta birbirlerinin ayakları altında çiğnenerek ölmelerine vesile oluyorsunuz. Allah"a ve onun elçisine uysanız (7:158), hacıları dört ayın ilk günlerinde bir yılda dört kez yaparak hac ibadetinin huzur ve mutluluk verici bir ortamda yapılmasını sağlayabilirsiniz. Neden 2:197 ayetini dinlemiyorsunuz?

k) Kuran, kutsal ayların yerini değiştiren putperestleri kınamakta (9:37) ve bu dört ayın birbirini izlediğini bildirmektedir (9:2,5). Bu Kuran ayetlerininin ışığında, ayların isimlerinin anlamları üzerinde bir inceleme yaptığınızda, kutsal ayların Kameri takvimin 12, 1, 2 ve 3. ayları olduğu sonucunu elde ediyoruz. Birbirini izlemesi gereken kutsal ayların arasını açarak neden bu ayların Recep, Zül Kade, Zül Hicce ve Muharrem ayları (7inci, 11inci, 12inci ve 1inci aylar) olduğunu iddia eddiyorsunuz?

l) Kuran, Ramazan orucunu tutamıyanların daha sonra, tutamadıkları gün sayısınca oruç tutmalarını öğütler (2:184). Oruç bozanların, 60 gün üstüste ceza orucu tutmalarını nereden çıkarıyorsunuz? Oruç tutamamanın cezasını bildiren Tanrı bu önemli cezayı unuttu mu? Bu konuda delil olarak getirdiğiniz Buhari"deki hadisin, diğer kutsal kitabınız olan Müslim"deki bir başka versiyonunda bu 60 gün oruç cezasının peygamber tarafından, Kuran"da da sözü geçen "zihar" suçunun bir cezası olarak önerildiğini görmekteyiz (58:3-4). Müslim ile karşılaştırdığınızda Buhari"de eksik olarak rivayet edildiği açığa çıkan yarım bir hadisi bile yanlış yorumlayarak ortaya attığınız bu 60 günlük oruç cezasıyla, çalışan nice insana Tanrı adına işkence çektiriyorsunuz. Bu davranışınızla 6:21; 6:144; 7:37; 11:18; 29:68 ayetlerine muhatap olmaktan korkmuyor musunuz?