![]() |
Ne zannettin.... einer der besten zuglei
ohne Text
|
Canakkalede Neler Yasandi.
Almanlar için mi öldük? - 1
Başlarken Bundan 90 yıl önce Çanakkale"de neler yaşandı? Savaş nasıl kazanıldı? Hurafe baskısı ve buraya ziyarete gelen kadınların kıyafetleri bahane edilerek koparılan yaygaranın arkasında asıl korkulan nedir? Bu çalışmamızda tarihe mal olmuş Çanakkale Savaşı"nın bilinmeyenlerini gün ışığına çıkarmaya çalıştık. Genelkurmay Başkanlığı"nın yayınlarında, yerli ve yabancı kaynaklarda ve savaşa katılanların hatıratlarında yaptığımız araştırmalar sonucu oldukça çarpıcı sonuçlar elde ettik. Bu yazı dizisinde; Mustafa Kemal ile Alman General Liman Von Sanders"in gizli görüşmesi, Ezineli Yahya Çavuş kitabesinden 19. Tümen Komutanı Albay Mustafa Kemal"in adının neden çıkarıldığı ve Çanakkale"yi savunmak için kurulan bir ordunun başına bir Alman"ın getirilmesinin gerekçeleri ortaya konulması gibi bir konuya açıklık getirmeye çalıştık. Bunun yanı sıra hafızaları işgal eden birçok sorunun cevabını da bu dizide bulacaksınız. ¥ FARUK YÜKSEL Yaklaşık 9 ay süren Çanakkale Savaşı"nda, yaklaşık 4 yıl süren Kurtuluş Savaşı"nda kaybettiğimiz insanın 10 katını kaybettik ve 100 binden fazla öğretmen, mülkiyeli, tıbbiyeli, aydın ve yazar şehid oldu. Ülkenin geleceği kayboldu. Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İsmet Görgülü, Çanakkale"deki kaybımızın normal üstü ve aşırı olduğunu belirterek, "Çanakkale Zaferi ile övünürüz. Hakkımızdır. Bu zafer için verdiğimiz normal üstü insan kaybımızla da üzülürüz. Üzülürüz, ama genelde bunu savaşın bir gereği gibi görür ve kabulleniriz. Acaba bu savaş, verdiğimizden daha az insan kaybı ile sonuçlandırılamaz mıydı veya neden bu kadar fazla insan kaybettik, gibi soruların üzerinde durmayız. Bunun hesabını sormayız. Aşırı insan kaybımıza sebep de, Çanakkale Muharebeleri"nde Türk ordusunun içinde yer alan az sayıdaki Alman komutanlar ve başta bu muharebeleri yöneten Alman ordu komutanıdır. Çanakkale"de biz Almanlar için mi öldük?" diyor. (Yrd. Doç. Dr. İsmet Görgülü, www.canakkale.gen.tr) HERKESİN GÖZÜ BOĞAZLAR"DA... Bu savaşa neden katılmıştık? Her ülkenin niyeti farklıydı. Rusya boğazları ele geçirip sıcak denizlere inmeyi hedeflerken, İngiltere Süveyş Kanalı ve Hint yolunun güvenliği için Filistin"i ele geçirmeyi tasarlıyor, Fransa; Lübnan, Suriye ve Kilikya"nın kontrolünü düşlüyor; İtalyanlar ise Antalya"ya sahip olmayı istiyorlardı. Herkesin gözü Boğazlar"daydı. ENVER PAŞA, ALMANYA İLE GİZLİ ANLAŞMA İMZALADI Bu arada; Enver Paşa, Talat ve Cemal Paşa, 2 Ağustos 1914 tarihinde, Padişah Mehmed Reşat ve kendi arkadaşlarından bile gizleyerek, Almanlarla ittifak anlaşması yaptılar. Çanakkale"yi savunmak için kurulan bir ordunun başına bir Alman getirilmişti. Alman hayranı İttihat ve Terakki"nin önde gelen ihtilalcileri Almanların ayak oyununa gelmiş ve Avrupalıların petrol rekabetinin orta yerine koca ülkeyi yuvarlamışlardı. 24 Mart 1918"de Çanakkale Muharebeleri"ni yapan 5. Ordu"nun kurulmasına emir verildi ve komutanlığına Alman Generali Liman von Sanders atandı. SAVAŞIN BEDELİ AĞIR OLDU Osmanlı-Alman ittifakının imzalandığı gün, 2 Ağustos 1914 tarihinde memlekette genel seferberlik ilan edilmişti. Ahmed Emin Yalman, seferberlikle birlikte iktisadi hayatın çöktüğünü söylüyor: "Seferberlik demek, üç gün içinde 20-45 yaşları arasındaki bütün erkeklerin üç günlük yiyecekleriyle askerlik şubelerine başvurmaları demekti; bu isteniyordu. Sakatlar dahi istisna edilmemiş, sakatlıklarının şubelerce tesbit edileceği esası getirilmişti. Şubelerin önlerine öyle büyük kalabalıkları birikmişti ki değil üç gün, haftalarca sürdü askere alma. İşlemleri tamamlanmadan başvuranlara yemek verilmediğinden, büyük sefalete yol açılmış oldu ve birçokları kaçakçılığı, hatta eşkiyalığı göze alarak, askerlikten vazgeçtiler. Üstelik, 1914 yılının mahsülü mükemmeldi; fakat seferberlik yüzünden birçok yerde hasat yapılmadı; ürünler ziyan oldu. İktisadi hayat büyük bir darbe yedi. (Ahmed Emin Yalman, (Turkey in the World War, New Haven, Yale Universtiy Press, 1930) Çanakkale Acı İlaç, Deva Holding) İ. Hakkı Sunat da, seferberlikle birlikte yedek subaylar kanunu çıkarıldığını hatırlatıyor ve "Lise mezunları, üniversite, yüksek okul ve bir kısım medrese okulu öğrencileri yedek subay olacak. Bunlar derhal açılacak yedek subay talimgahlarına başvuracaklar. Sonra bir kanun daha: Askere çağırılanlar, yedi gün içinde askerlik şubelerine gitmezlerse kaçak sayılarak kurşuna dizilecekler. Askerden kaçanlar da öyle" diyor. (İ. Hakkı Sunat (Gelibolu"dan Kafkaslara, Birinci Dünya Savaşı Anılarım, İş Bankası Kültür Yayınları, 2003) Çanakkale Acı İlaç, Deva Holding) Osmanlı"nın Çanakkale Savaşı"na sadece nefer değil, ülkenin en iyi kadrolarını da gömdüğü bir gerçektir. Bu çocuklar, okul sıralarını doldurmak yerine, önce Çanakkale"de, sonra Kurtuluş Savaşı"nda ölmeye hazırlanıyorlardı. (Çanakkale Acı İlaç, Deva Holding.) NEDEN ÇANAKKALE"YE GELDİLER? İngiliz, Fransız, Avustralya ve Yeni Zellandalı asker ve devlet adamlarının bu savaşla ilgili ifadeleri dikkat çekicidir. Çanakkale"de Fransız ve İngiliz Kara Kuvvetleri"nin başkumandanlığı görevini yürüten General Hamilton, Çanakkale"ye geliş sebebini şöyle açıklıyor: "Çağımızın ekonomik zaferinin birinci şartı İstanbul"u Türkler"den almaktır. Her ne pahasına olursa olsun alacağız. Ümit ediyorum ki, geleceğin harb okulu öğrencileri büyük bir İmparatorluğu harakiri yapmaya mecbur bırakmak için, neden bu kıraç, beş para etmez kayalıkların eteklerinde sıkıştığımızı değerlendirebileceklerdir!... Bu kayalıklar Osmanlı Sultanı"nın kara kalbine hançerin saplandığı en ideal yerdir. Biz de hançerimizi onun kara kalbine saplamış bulunuyoruz. Yalnız hançer henüz etini deldi ve yarasından yeni yeni kan akmaya başladı. Her gün ölümden kurtulmak için çırpınıyor. Biz bir metre ilerleyemesek dahi, Halife"nin canı alınıncaya kadar kara kanı bu kaba akıtılacaktır." (Jean Hamilton, Gelibolu Günlüğü - Hürriyet yayınları 1972- İstanbul) Çanakkale Savaşı"nın fikir babası İngiliz devlet adamı Winston Churchill"in hatıratlarında Çanakkale Savaşı"nı şöyle özetliyor: "8 Ocak 1916 tarihine kadar kaldığımız bu bir karış toprak üzerinde bir adım dahi ilerleyememiş ve nihayet geriye itilmiştik!... Artık ben de, bütün askerlerimde de, İstanbul"u ele geçiremeyeceğimiz fikri yerleşmeye başlamıştı. Zira Gelibolu zorlamasını bir tek gaye için yapmıştık. İstanbul"u ele geçirmek. Sanki karşımızda demirden ve alevden yapılmış bir perde vardı!" (Emekli Albay İbrahim Artunç, Çanakkale Muharebeleri - Genelkurmay Askeri Tarih ve Strateji Etüt Başkanlığı) |
Yokyaaaa.... o zaman sok onlari senin
Üniversitene bakiim...
Yahu arkadasim.. kiskanman dogaldir... Bir yasar Hocayla seni kiyasladigimizda ... gayaet dogaldir kiskandigin.... Para dersen onda... itibar dersen onda... san söhret dersen onda.... devleti yönetmeye adaylik onda.... bilginlik ve seviye dersen yine onda.... Da ist es normal das du Ihn nicht magst.... cünkü senin sesin ancak Vaybeede duyuluyor... ve karsina cikmaya bile cesaret edemezken.. kendi kendine yorumlar yapiyorsun DINde.... Oysa DINDE yorum yapmak uzmanlara aittir sana degil...... Eeeeee iste haben und nicht haben.... |
Allah senden razi olsun :O) o.T.
ohne Text
|
Der Held der Türken
Geboren und aufgewachsen ist Mustafa Kemal im, damals
osmanischen, Thessaloniki (türk.: Selanik) im heutigen Nordosten Griechenlands. Geboren 1881 und verstorben 1938 in Istanbul. -In Thessaloniki besuchte er die Grund-und Mittelschule. Ein offenes Geheimnis ist das, Mustafa Kemal von einer Schule angenommen wurde die in Thessalonikie dafür bekannt war nur Abkömmlinge der sogenannten Dönme (Juden die zum Islam konvertiert sind, auch Sabbataiisten genannt) zu unterrichten. Mustafa kemal besuchte also als einizger bzw. erster muslimischer Schüler zu diese berüchtigte Schule. -Heute wird immer wieder heftig um die familiäre-religiöse-ethnische Herkunft des Mustafa Kemal gestritten. Genaues ist nicht zu erfahren, besonders weil diesbezügliche Archive seitens der kemalistischen Türkei der Öffentlichkeit nicht zugänglich gemacht werden. Deshalb gibt es viele Theorien. Das Mustafa Kemal aus einer muslimischen Familie stammt wird kaum bezweifelt. Von seinem Vater weiss man aber fast nichts. In türkischen Schulbüchern gibts zwar ein gemaltes Bild seines Vaters, doch ist das ganze so augenfällig-propagandistisch das kaum jemand (ausser den Kemalisten natürlich) diese Information für echt bzw. historisch hält. Der Vater soll diesen offiziellen Informationen nach osmanischer Zollbeamter gewesen und früh verstorben sein. Mehr und deutlicheres ist über die Mutter bekannt, die nach der Gründung der Republik verstorben ist. -Mustafa Kemal wird von unabhängigen Quellen ethnisch als Pomake eingeschätzt. Die Pomaken sind bulgarischsprache Muslime. Sie waren vollständig in die muslimisch-osmanische Gesellschaft integriert und zumeist zweisprachig (bulgarisch und türkisch). Einigen Quellen zufolge soll Mustafa Kemals Familie zu den Bektaschis (eine alewitische Gruppe) gehört haben. Wenn man bedenkt das die Bektaschis auch auf dem Balkan stark verbreitet waren (heute noch besonders in Albanien) ist das nicht von der Hand zu weisen. Jedoch gibt es dafür keine offiziellen Beweise. Auch befolgte Mustafa Kemal, wie generell bekannt ist, den sunnitischen Ritus. Für die Bektaschi-These spricht aber vielleicht noch das M. Kemal zur Zeit des türkischen Befreiungskampfes der unmittelbar nach dem Ersten Weltkrieg gegen die alliierten Besatzungsmächte geführt wurde, besonders enge Kontakte zum Bektaschi-Orden hatte. -Thessaloniki war in dieser Epoche eine kosmopolitische Stadt, vielleicht sogar noch stärker (kosmopolitisch) als Istanbul. Es gab eine große jüdische Gemeinde, die zu den einflußreichsten in Europa zählte. Auch waren hier die Dönme sehr einflußreich. Daneben bestanden größere christliche Minderheiten (orthodoxe Bulgaren, Griechen und Mazedonier). Seit den 1890er Jahren gab es einen permanenten Guerillakrieg (von mazedonischen Rebellen gegen die osmanische Verwaltung) in der Region. Das brachte auch viele europäische Agenten in die Region, die ihre Hauptbasen Generell in Form der Konsulate in Thessaloniki hatten. Und schließlich war die Stadt der Hauptsitz starker Freimaurerlogen die von den ausländischen Agenten gegründet wurden und viele osmanische Oppositionelle (solche die gegen die Regierung des Sultankalifen Abdulhamid II. waren) für ihre imperialistische Politik rekrutierten. -Mustafa Kemal war schon als junger Offizier bekannt dafür das er sich gerne in dieser community bewegte und viele Nichtmuslime und Ausländer zu seinen Freunden zählte. Seine Raki-Gesellschaften sind noch heute berüchtigt. In dieser Zeit schloss er sich, wie viele junge Offiziere, der sogenannten Jungtürken-Bewegung an. Thessaloniki war als Hochburg dieser Bewegung bekannt. Andere, später berühmtere, Jungtürken aus Thessaloniki bzw. dem mazedonischen Revier waren Talat Pascha (war ursprünglich ein kleiner Postangestellter in Thessaloniki) und Enver Pascha (machte sich als osmanischer Offizier einen Namen im mazedonischen Guerillakrieg). |
Ben Muhammediyim.. sizler gibi Sünni deg
ilimki.... banane sizin bagli oldugunuz Ideolojiden yada Alevilerin Ideolojisinden...
|
parisin modasinami uymam gerekiyor?
?
|
oT
ye
|
Unddddd zum Quadrat o.T.
ohne Text
|
Hadis disi hangi Ayeti inkar ettik
heeeeee ???
|
Alle Zeitangaben in WEZ +2. Es ist jetzt 18:38 Uhr. |