Einzelnen Beitrag anzeigen
  #8  
Alt 03.06.2014, 01:54
Benutzerbild von turkogluturkiye
turkogluturkiye turkogluturkiye ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 240
Standard

9- Dünyanın en büyük şirketlerinden HP'nin yönetim kurulu başkanı Bayan Carly Fiorina, ana konuşmacı olarak davet edildiği, (Teknoloji, piyasalar ve hayat tarzımız: Gelecekte neler olacak?) konulu konferansta yaptığı konuşmasının sonunda özetle şöyle dedi:
(Bir zamanlar tarihte öyle bir medeniyet vardı ki, o dönemin en büyük medeniyetiydi. Bu medeniyet birçok kıtalara yayılmış, sınırları okyanustan okyanusa, kuzey iklimlerinden tropik iklimlere ve çöllere kadar uzanmıştı. O medeniyetin tebaası olarak, farklı ırklardan, farklı dillerden, farklı kültürlerden yüz milyonlarca insan yaşamıştı. Bu medeniyette konuşulan dillerden bir dil, dünyada çok konuşulan bir dil haline gelmiş ve farklı kıtalardan insanlar arasında köprü olmuştu. Bu medeniyetin ordusundaki farklı milletlerden olan askerler, tebaasına ve dünyaya, dünyanın belki de hiçbir zaman görmediği bir barış sundu. Bu medeniyetin tacirleri, Latin Amerika'dan Çin’e ve arada kalan bütün ülkelere ulaşmışlardı.

Yeni buluşlar bu medeniyetin temel taşlarından biri olmuştu. Bu medeniyetin mimarları, yerçekimi hesaplarına dayanan binalar yapmışlar, matematik bilginleri, bilgisayarın temel algoritması olan algebrayı (cebiri) bulmuşlar ve kodlamayı keşfetmişlerdi. Doktorları, hastalıklara yeni ilaçlar bulmuşlar, uzay bilginleri gökyüzündeki yıldızları incelemişler ve onları isimlendirerek, bugünkü uzay çalışmalarının temellerini atmışlardı. Edipleri, hikâyeler yazmışlar ve şairleri kendilerinden öncekilerin yazmadığı şekilde sevgi üstüne şiirler yazmışlardı.

Öteki medeniyetler yeni fikirlerden korkarken ve sansür uygularken, bu medeniyet devamlı yeni fikirlere açık olmuş ve bilgiyi, kültürü devamlı canlı tutmuştu. Sözünü ettiğim medeniyet, 800’den 1600 yılına kadar uzanan ve Osmanlı İmparatorluğu'nu da içine alan, Kanuni Sultan Süleyman’lar gibi hükümdarlar yetiştiren İslam medeniyetidir. Bu medeniyetin bize sunduğu miras, bugünkü Batı medeniyetinin temelini oluşturmaktadır. Bugünkü teknoloji İslam matematikçilerinin sayesinde vardır. Sufî yazar Mevlana gibi yazarlardan çok şeyler aldık. Kanuni Sultan Süleyman gibi hükümdarlardan tolerans göstermeyi ve liderliği öğrendik. Bu medeniyetten dersler çıkarmalıyız.)

Netice:
Görülüyor ki, artık birçok batılı filozof, ilim ve siyaset adamları da, İslam dininin mükemmeliyetini kabul etmektedir. Peygamber efendimiz hakkında methiyeler söylemekte, Kur’an-ı kerimden, büyük bir hürmet, büyük bir takdir, büyük bir hayranlıkla bahsetmektedirler; fakat bunlar, Kur’an-ı kerimi, Allah kitabı olarak değil, Muhammed aleyhisselamın yazdığı büyük ve kıymetli bir eser olarak kabul etmektedirler. Eğer böyle olmasaydı, bütün bu hayranların Müslüman olmaları gerekirdi.

Halbuki Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Kulumuza [Muhammed aleyhisselama] indirdiğimizden [Allah’tan geldiğinden] bir şüpheniz varsa, iddianızda doğru iseniz, Allah’tan gayri şahitlerinizi [bilginlerinizi] de yardıma çağırıp, haydi onun benzeri bir sure meydana getirin! Bunu yapamazsınız, asla yapamayacaksınız da.) [Bekara 23, 24]

(Kur’an, eşi benzeri olmayan bir kitaptır. Ona önünden, ardından [hiçbir yönden, hiçbir şekilde] bâtıl gelemez [hiçbir ilave ve çıkarma yapılamaz. Çünkü] O, kâinatın hamd ettiği hüküm ve hikmet sahibi Allah tarafından indirilmiştir.) [Fussilet 41-42]

(Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, peygamberini, hidayet ve hak din İslam ile gönderen Odur. Şahid olarak Allah yeter.) [Feth 28]

http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=4903

Devam edecek

Geändert von turkogluturkiye (03.06.2014 um 01:58 Uhr).