Bu konuda arsive bakmak yetecekti aslinda

)
Buraya aktarayim Fii tarihinde yine peygamber Düsmanlari is basindaymis onlara yazmisim

)
Yani Kedi Filan Pampers Giyiyormus o tarihlerde

)
Re: Türkler Nasıl Müslümanlaştırıldı?
Yazan Kişi: Alpi003
Tarih: 02-15-04 14:10
<a href="redirect.jsp?url=http://t_u_r_k_c_u.sitemynet.com/
http://www.geocities.com/kafirscript/talkan.htm
************************************************** *******
Bu" target="_blank">http://t_u_r_k_c_u.sitemynet.com/
http://www.geocities.com/kafirscript/talkan.htm
************************************************** *******
Bu</a> sitelere bakarsaniz Bu yukaridaki safsatalari bulunursunuz

)
Bunlar komunistlikten ac kalip Islam a salya akitmaya TÜRK (!) adi altinda devam edebileceklerini sanan Bir sürü protestan zangocudur ...

)
Simdi gercege bakalim

)
Ilk Müslüman olan Türkler:
Tolunogullari ( 875-905 )
Ihsidiler (935-969 ) Gördügünüz gibi Arkadaslarin verdigi tarihlerden oldukca uzak..
Bunun icin Tarih veremeden zirvaliyorlar olsa gerek

)
640 li ve 670 li yillardan bahsediyorlar ve ne hikmetse Türkler Karluklar ve Uygurlar 651 de Cinlilere karsi müslüman ordularinin saflarinda büyük bir zafer kazaniyorlar isin komigide bütün dünya bunu biliyor Yani okutulmamis degi

)
Sonra herhalde tesekkür icin olsa gerek bilinmeyen bir taihte Arablar Türkleri kesmis

)
Bakin Milliyetci bir site ( süphe duymadigimiz ) ne diyor:
Emevi Halifeliği zamanında müslüman Araplar, Suriye ve İran"ı hâkimiyetlerine alarak Maverâünnehir bölgesine ulaşmışlardı. Seyhun ve Ceyhun ırmaklarının arasındaki bu bölgede Türkler bulunmaktaydı. Böylece Araplar ile Türkler ilk defa temasa geçmişlerdir. Emeviler bölgede İslâmiyet"i yaymaktan çok, yeni zaferler peşinde koşmuşlar; Müslüman olmalarına rağmen yerli halka ağır vergiler yüklemişlerdi. Bu sebeple ilk karşılaşma pek dostça olmamış ve Türklerle Araplar arasında küçük çapta çarpışmalar cereyan etmiştir. Özellikle Kuteybe bin Müslim"in Horasan valiliğine getirilmesiyle mücadele iyice kızışmıştır (705). Kuteybe bin Müslim"in Maverâünnehir "in doğusuna düzenlediği akınlara karşı Türgeş Beğleri güçlü bir direnme göstermiştir. Göktürklerin batı kanadında yer alan Türgeşler, Arapları savunmaya çekilmeye zorlamış ve bu mücadele Göktürklerin yıkılmasına kadar devam etmiştir (745 ). Göktürk hâkimiyetinin sona ermesiyle Türk toprakları doğudan Çinliler, batıdan Arapların ilerlemesine maruz kalmıştır. Bu dönemde Maverâünnehir bölgesinin savunmasını, Türgeşlerden sonra Karluk Türkleri üstlenmiştir.
Emevilerin Arap olmayan Müslümanlara karşı âdil ve eşit davranmamaları huzursuzluğu artırmıştı. Bu duruma karşı çıkanlar, Emevi idaresine son vererek yerine Abbasi Devletini kurmuşlardır (750). Türkler, Abbasi Devleti"ni daha çok benimsemişler, yeni yönetime daha sıcak bakmışlardır. Göktürk Devletinin yıkılmasından sonra, Çinliler bütün Türk ülkelerini ele geçirmeyi plânlamaktaydı. Emevilerin ortadan kalkmasından da faydalanmak isteyen Çin ordusu daha batıya yönelerek Karluk topraklarına girmişti. Bu durum üzerine Karluklar, Abbasilerin Horasan valisi olan Ebû Müslim"den yardım istediler. Ebû Müslim, komutanlarından Ziyad ibni Salih"i bölgeye gönderir. Arap ordusu ile batı bölgesinin genel valisi komutasındaki Çin ordusu Talas ırmağı boylarında karşılaşırlar. Türklerin de İslâm ordusu yanında hücuma geçmesi sonucunda Çinliler büyük bir yenilgiye uğratılır ( 751).
Türklerin İslâmiyet"le ilk tanışmaları Emevi dönemiyle başlar. Ancak Emevi yönetiminin tutumu sebebiyle, Türk toplulukları arasında İslâmiyet fazla yayılmamıştır. Buna rağmen, az sayıda da olsa Emevi ordusunda görev alan Müslüman Türkler bulunmaktaydı. Meselâ Horasan Vâlisi Ubeydullah bin Ziyad henüz 674 tarihinde 2000 Türk okçusundan bir ordu oluşturmuştu. Talas Savaşı, Türklerle Müslümanların birbirlerini daha yakından tanımalarını, dostane ilişkiler kurulmasını sağladı. Bu sebeple Talas Savaşı hem Türkler hem Müslümanlar için bir dönüm noktasıdır. Bu savaş neticesinde İslâmiyet Türkler arasında hızla yayılmaya başlamıştır. Abbasi ordusunda çok sayıda Türk görev aldı. Zamanla Türk askerleri, ordunun ve yönetimin denetimini ele geçirdiler . Hatta bazı Türk komutanları, Abbasi Devleti sınırları içerisinde kendi devletlerini bile kurmuşlardır.
Türklerin kitleler hâlinde Müslüman olmaları özellikle X. yüzyılda hız kazanmıştır. Henüz 900 tarihlerinde İtil ( Volga) çevresinde bulunan Bulgar Türkleri arasında Müslümanlığa çok büyük ilgi vardı. Nitekim İtil Bulgarları hükümdarı Almış Han, 920 "de Abbasi halifesine müracaat ederek din âlimleri ve mimarlar göndermesini rica etmişti. Aynı tarihlerde Önce Karluk, Yağma ve Çiğil boyları, ardından Oğuzlar arasında İslâmiyet yayıldı. Karluk, Yağma ve Çiğil Türkleri, ilk Müslüman Türk devleti olan Karahanlı Devleti"ni, Oğuzlar ise Selçuklu Devleti" ni kurmuşlardır.
Türklerin Müslüman Olmasının Sebepleri: Türkler İslâmiyet"i kılıç zoruyla değil, kendi rızalarıyla kabul etmişlerdir. Şüphesiz bu dini seçmelerinin en önemli sebebi, eski Türk inancı ve anlayışı ile İslâmiyet arasında birçok benzerlik bulunmasıdır:
1- Eski Türk dini, Gök-Tanrı inancı adıyla bilinmektedir. Bu inanışa göre Türkler, İslâmiyet"teki gibi tek bir Allah"a inanıyor ve O"na Tanrı (Tengri) diyorlardı. İslâmiyet"te Esmâ-i hüsnâ denilen Allah"ın sıfatlarından bazıları, eski Türk inancında da mevcuttu .
2- Ahiret ve ruhun ölmezliği, her iki inançta da mevcuttu. Türkler cennet için uçmağ (uçmak), cehennem için tamu sözünü kullanmaktaydı.
3-İslâmiyet"te olduğu gibi Gök Tanrı inanışında da Tanrıya kurban sunuluyordu.
4-İslâmiyet"teki gaza ve cihât ile Türklerin dünya üzerinde töreyi hâkim kılmak için yaptıkları savaşlar benzer mahiyettedir. İslâm anlayışına göre savaş sonunda elde edilen ganimet helâldir.
Türklerde ise aynı şekilde yağma geleneği vardır.
5-İslâmiyet"in telkin ettiği ahlakî kurallar, Türk anlayışına da uygun düşmektedir.
Türkler tarih boyunca çeşitli dinlere girmişlerdi. Ancak bu dinler halk arasında değil daha çok idareci kesimde kabul görmüştü. Buna rağmen İslâmiyet dışındaki dinlere girenler Türklüklerini koruyamamışlardır. İslâm dini, millî yapıya uygun olduğu içindir ki Türkler kitleler hâlinde bu dini kabul etmişler ve Türklüklerini korumuşlardır. Türklerin İslâmiyet"e Hizmetleri: Türklerin İslâmiyet"i kabul etmeleri hem İslâm âlemi hem de dünya tarihi açısından büyük sonuçlar doğurmuştur. Türkler, karışıklık içinde bulunan İslâm dünyasının koruyuculuğunu üstlendiler. Selçuklular, Abbasi halifelerini himaye ettiler.
Batıda Haçlı Seferleri"ne, doğuda Moğol akınlarına karşı Türkler tarafından set oluşturuldu . Böylece İslâm dünyası dağılmaktan kurtulmuştur . Bin yıla yakın bir süre Türkler, İslâmiyet"in bayraktarlığını yapmıştır. Gazneli Mahmud"un Hindistan"a kadar yaptığı seferler neticesinde İslâmiyet Hindistan"a kadar ulaşmıştır. Böylece yakın dönemlerde kurulan Pakistan ve Bangladeş"in temelleri atılmıştır. Osmanlı döneminde ise Türkler Balkanlara yerleştiler. Arnavutlar, Bosna-Hersekliler (Boşnaklar) bu dönemde Müslüman oldular.
Türklerin İslâmiyet"e hizmetleri sadece siyasî ve askerî alanla sınırlı kalmamıştır. Devlet idaresi ve askerî yapılanmada bütün İslâm dünyasını etkileyen Türkler, İslâm medeniyetinin gelişmesinde de inkâr edilemez hizmetlerde bulunmuşlardır. Bilim, sanat ve edebiyat alanında İslâm rönesansı, Türklerin katkıları ve sağladıkları huzur ve emniyet sayesinde gerçekleşmiştir. Dolayısıyla İslâm dininin ve medeniyetinin, dar Arap ve Fars çevresine sıkışıp kalmayarak, evrensel hâle gelmesi yine Türkler sayesinde mümkün olmuştur, demek yanlış olmaz.Meselâ, Selçuklu veziri Nizamülmülk tarafından Bağdat"ta kurulan Nizamiye Medreseleri (1066 ), öyle büyük bir üne sahip oldu ki, bu medreseler İslâm medreselerinin ilk örneği olarak kabul edilmişti. Halbuki Samanoğulları ve Gazneliler devrinde de medreselerin bulunduğu bilinmektedir. Ancak Nizamiye Medreseleri dinî bilimler yanında müspet ilimlerin de okutulduğu ilk medreseler olmakla, modern üniversitelere öncülük etmiştir.
Abbasiler zamanında başlayan eski Yunan ve Helen medeniyetlerine ait eserler ve felsefe akımlarının çevirileri, Türk hâkimiyeti devresinde zirveye ulaşmış idi. Böylece İslâm medeniyetinde büyük gelişmeler olmuştur. Batıda unutulmuş olan Yunan ve Helen medeniyeti, Haçlı Seferleri sayesinde İslâm medeniyeti ile birlikte tekrar Avrupa"ya taşınmıştır. İslâm medeniyetinin öncüleri durumunda olan Türk bilginler bütün dünya tarafından tanınmış ve eserleri yüzyıllarca bilime rehberlik etmiştir. Bu Türk bilginlerinin en ünlüleri Farabi, Birunî ve İbni Sina"dır.
Simdi ben nerelere gideyim kimlere danisayim ??
En iyisi ben talkanli sanal cengaverlere bir sorayim..
MOSKOVA da havalar nasil ?
Muhahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahahaha haha..
Soguk di mi ??
Bu Mesajı Cevapla
Re: Türkler Nasıl Müslümanlaştırıldı?
Yazan Kişi: Alpi003
Tarih: 02-15-04 14:26
Yukarida tarihi ** 651 ** olarak yazmisim **751 ** olacakti ..
Düzeltir Özürlerimi fiskirtirim..

)
Bu Mesajı Cevapla
Re: Türkler Nasıl Müslümanlaştırıldı?
Yazan Kişi: Alpi003
Tarih: 02-15-04 14:46
<a href="redirect.jsp?url=http://www.islamiyetgercekleri.org/domuz.html
Domuz" target="_blank">http://www.islamiyetgercekleri.org/domuz.html
Domuz</a> etinin zararı yok ki;
DOMUZ ETİ YİYEN ÜLKELERDE İNSANLAR DAHA UZUN YAŞIYOR
Bu makalenin anafikri, domuz eti yemenin omru uzatacagi degildir. Bu makalenin anafikri, domuz eti yemenin zararli olmadigini, islamiyette bosu bosuna yasaklandigini ifade etmektir.
Avrupa"da ve Japonya"da domuz eti yiyenler insanlarin ortalama omru, domuz eti yemeyen musluman ve yahudilerden kisa degildir.
Islamiyette domuz eti yemeyi Muhammed Kuran adli kitabinda yasaklamistir. Bunu da yahudilikten kopya etmistir. Muslumanlara niye bu yasagin oldugu soruldugunda "domuz eti zararli da ondan dolayi yasaklanmistir.." derler. Halbuki, asagida aciklandigi uzere, bu dogru degildir. Saglikli bir sekilde uretilen domuz eti, saglikli bir sekilde uretilen dana ya da koyun etinden farkli degildir.
Bu nedenle muslumanlara konulan bu yasagin bilimsel bir temeli yoktur. Bugun acliktan sefil durumda olan bazı musluman ulkelerde domuz eti yense belki de bu durumda olmazlardi!..
Islam ükelerinde domuz eti yemez insanlar.. Kuran"da Nahl(16) Suresinin 115.nci Ayeti ile, zorunlu haller disinda domuz eti yenmesi yasaklanmistir:
16/Nahl/115: "Allah, size ancak les, kan, domuz etini, Allah"tan baskasi icin kesileni haram kilmistir. Kim istemeyerek ve sınırı asmayarak yemek zorunda kalirsa, bilsin ki Allah, Gafur ve Rahim"dir."
Domuz eti yenmesi, Musevilik"te de (Yahudilik) yasaklanmistir. Belli ki, Muhammed, Kuran"i hazirlarken bu adeti, tipki erkeklerin sunnet edilmesi gibi aynen Yahudi"lerden almistir.
.........Böyle devam ediyor

)
Arkadaslarin Kaynaklari bu..
Yani Arablar Türkleri kesti diyen MILLIYETCI (!) kaynak bu

)
Muhahhahahahahahahahahahahahahahahhaaaha..
Merkezmis herkesmis filan derken
Erken unuttular TÜRKES i ERKEN ....

)
IFTIRA yani les yeme aliskanligida yukaridaki sitenin Gösterdigi isiktan geliyor olsa gerek...
Domuz Insan Ömrünü Uzattigina göre les yiyip kan icmekte olsa olsa ABIDELESTIRIR !..
Bol sanslar dilerim..
Iyiki varsiniz !..
Ben sizin gibi insanlarin varligini kabul etmiyordum..
Bu günleride gördüm

)
Damarimizdaki asil kan a Gelince bizler onu Bu yurdun bu Din in bekasi icin oluk gibi akitabiliriz..
Akitabiliriz dediysem Akitmadik sanmayin Sakin
SEHIT verdik SEHIT on bine yakin..
Hareket olarak verdigimiz bunlar
Ya daha önce sehit olanlar ?
Düsünmelisiniz SIZ HAZIR VATAN BULANLAR !..
Gecen gecsin !..
BEN VAZ GECMEM DAVAMDAN !..
Bu DAVA VATANDIR ! DINDIR ! MILLETTIR !..
Bu DAVA: Devlet-i ebed Müddettir !..
Bendeki Sevdasi ILELEBEDTIR !..
GECEN GECSIN BEN VAZGECMEM DAVAMDAN !..
YA RABBI !
Müslüman türküm !..
Bu düzen tartmiyor cok agir yüküm TÜRK ve Müslümanlarin yeniden hüküm
Sürecegi zamanlara eristir ..
Efendiler !..
Sizler bu sözleri hak ettiniz. ETTINIZ INKAR ETMEYIN !
Biz Esir-Müslüman Türk derken..
Siz Catlak catlak Öttünüz..ÖTTÜNÜZ INKAR ETMEYIN !
Biz esir Türk ellerinden bahis acinca dün..
Cin Carpmisa dönerdiniz ..EVET CIN !..
Bu yüzden yillarca bize Kin;
Güttünüz..GÜTTÜNÜZ INKAR ETMEYIN !..
Biz emrettikce GÜZELI IYIYI
Durmadiniz Kazdiniz bize KUYUYU
Biz BOZKURT dedikce Siz AYIYI
Tuttunuz..TUTTUNUZ INKAR ETMEYIN !..
Ama simdi Sizdeki Su hallere
Sasiyorum düstünüz yollara..
Allah a Peygamber e Söverek TURAN denen Illere
Gittiniz..GITTINIZ INKAR ETMEYIN !..
Gidin tabii gidin heves ettiniz..
Halkim ibret ile bakiyor Cok Has ettiniz !..
Imansiz Kitapsiz ilimsiz iHANET ICINDE::
FIKREN IFLAS ETTINIZ !..
BITTINIZ !.. Bittiniz.. INKAR ETMEYIN !..

)