Einzelnen Beitrag anzeigen
  #13862  
Alt 02.04.2005, 19:40
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard MEZHEPLER

MEZHEPLER

Mezhepler nasıl ve ne zaman doğmustur?

Peygamberimiz (S.A.V.) hayatta iken herhangi bir mezhebe ve müctehide ihtiyac duyulmuyordu. Cünkü peygamberimiz dogrudan meseleleri ve ilgili hükümleri asil kaynagindan, yani VAHY"den aliyordu. Dünya islerinde Peygamberimizin (S.A.V.) bazen kendi görüsünü ortaya koydugu vakidir. Yani bazi hususlarda kendileri ictihad ederlerdi. Ancak dini konularda buna gerek duyulmaz, Cebrail"in vahiy indirmesi beklenirdi.

Ashab devrinde de ictihada gerek görülmedigi gibi, mezheblere lüzum hissedilmemistir. Ashab"dan biri karsisina cikan bir mesele hakkinda kendinde bir cözüm bulamadiginda, onu arkadaslarina sorar, dogruyu ögrenip öylece cevap verir veya meseleyi cözerdi. Ancak Ashab-i Kiram fethedilen Islam ülkelerine dagilip her biri gittigi ülkede Islami yayarken ancak kendi bildiklerini ögretebildi. Zamanla Islam Devletinin sinirlari genislemis, ashab azalmis ve yeni yeni meseleler ortaya cikmis, böylece farkli görüsler ortaya cikmaya baslamistir.

Tabii"nin devrine gelindiginde ise meselenin önemi kavranmis ve ümmeti dinin kaynaginda birlestirip Vahdet"i saglamak icin Peygamberimiz (S.A.V.)"in hadislerini toplama, tasnif, tahlil, birbirleriyle ve Kur"an ile karsilastirmak süretiyle hüküm cikarma calismalarina girisilmistir.

Iste atilan bu ilk adimla birlikte ilim adamlari kollarini sivayarak ise koyulmustur. Ancak kendine güvenen ilim adamlari bu ise koyulurken "biz bir mezhep kuruyoruz, siz de bize uyacaksiniz" diye bir fikir, bir öneri ortaya atmak söyle dursun böyle birsey hatirlarindan bile gecmemistir. Su da unutulmamalidir ki, mezhepler arasindaki görüs ayriliklari teferruat meselelerde olup, dinin zaruri hükümlerinde ve te"vili mümkün olmayan "muhkemat"ta bütün hak mezheb alimleri ittifak icindedirler.


Mezhepler arasindaki farkliligin sebepleri nelerdir?

Sadece fer-i meselelerde olan farkliligin bazi sebeplerini su sekilde siralamak mümkündür:

A. Ayetlerden kaynaklanan farkliliklar:

a) Bazi ayetlerde kelimelerin mecazi veya hakiki manada kullanilip kullanilmadiginin farkli anlasilmasi
b) Bir kelimenin birden fazla manaya gelmesi
c) Ayette bir tahsisin olmamasi. Yani yapilacak ise bir sinirlamanin getirilmemesi

d) Emir ve nehiy ifadelerinin gercek manada kullanilip kullanilmadigi hususu

Ayetlerdeki meselelerin net bir sekilde ortaya konmamasinin hikmeti kullarin akillarini kullanmaya tesvik icin olabilecegi gibi Rabbimizin kullarina karsi kesin ve zorlayici bir cizgi cizmek yerine biraz esneklik birakmak suretiyle rahmet ve merhametli olusu da olabilir.

B. Hadislerden kaynaklanan farkliliklar:

Lügatten kaynaklanan farkli anlayislar. Arapca"nin cok ince bir lisan olmasi hasebiyle bir kelimenin bir harekesi manayi degistirir. Bir hadis birkac okuyus sekliyle rivayet edildiginde imamlarin bunlardan birini tercih etmesi farka yol acar.

Mana ile rivayet caiz oldugu icin bazi hadisler tami tamina Peygamberimizin agzindan ciktigi sekliyle degil de mana ile rivayet edilmistir. Ancak ravilerin ayni manaya geldigi düsüncesiyle önem vermedigi bir kelime bazan ayni hadisten farkli hükümlerin cikmasina sebep olmustur.

Imamlarin hadisleri anlamada birbirinden farkli olmasi. Bu, ya hadisin cok manaya gelmesinden ya da imamlarin anlayis seviyesinin farkliligindan kaynaklanir.

Ayni meselede farkli iki hadisin bulunmasi ve imamlarin bunlari degerlendirerek bir hüküm cikarmasi
Imamlarin hadis bilgisinin farkli farkli olusu

Peygamberimizin davranislarinin farkli anlasilmasi

Hadiste kastedilen mananin anlasilmamasi

Hadisin sahihligini tesbitteki metotlarin farkli olusu ve zayif hadisle amel edilip edilemeyecegi konusundaki görüs ayriliklari

Bunlarin yaninda örf ve adetin fetvalarin verilisindeki tesiri, sahabe sözlerine itibar edip etmeme ve degi$ik fetva metodlari farkli görüslerin olusmasina neden olmustur.