KÜRESEL DİN PROJESİ
Myerse Dinde reform yapanlar ABD nin kuklalariymis.......?????????
Küreselleş(tir)me sürecinde artık siyasetten ekonomiye, kültürden sanata,
gündelik tüketimden davranış kalıplarına kadar hemen her alandaki farklılıklar
buharlaş(tırıl)makta yerini Amerika"nın dayattığı tarzlar almaktadır. Artık
"küresel mono-kültür" yoldadır.
Ancak henüz Dinî farklılıklar, küreselleşme sürecinde "küresel mono-kültür"
karşısında bir istisna olarak varlıklarını korumaktadır. Başka deyişle
küreselleşme sürecinin karşındaki en büyük engel Dinî farklılıklardır. Bu
nedenle ABD başta olmak üzere küresel devler, "küresel bir din" oluşturmak için
de çalışmalar yapmaktadır.
Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Orta Asya Masası araştırmacılarından, Mehmet Seyfettin Erol"un da belirttiği gibi "Hollywood filmleri, Coca-Cola, McDonalds bu ortak kültürün (bizim ifademizdeki küresel mono-kültürün, A. Karatepe-M. Çiçek) en belirgin göstergeleridir. Bu noktada özellikle gençliğe yönelik global kültüre doğru bir sürükleme var. Dil olarak İngilizce artık bir dünya dili olarak kendini kabul ettirmiş durumda.
Arkasından ekonomik olarak komünizmin iflasıyla birlikte, liberal ekonomi hakimiyetini ilan etmiş durumdadır. Geriye ortak inançlar (din) kalıyor ki bu noktada da arayışlar ve çalışmalar devam ediyor. Nitekim, dinler arası diyalog bunun bir sonucu... Dünya tarihine bakıyorsunuz, en temel ihtilaflardan birisi de din. İşin sanırım önemli, son noktası olarak da bu kaldı. Artık bundan sonra bu hadise üzerine yoğunlaşılacak."
Küresel din projesinin merkezinde doğal olarak küresel devlerin dini olan Hıristiyanlık vardır. Buna göre küresel din, Hıristiyanlık merkezli bir dindir. Küresel din projesi çerçevesinde Hıristiyanlığın dışında kalan dinlerin Hıristiyanlık içinde eritilmesi amaçlanmaktadır.
Küresel din projesini gerçekleştirmek için ABD, Müslümanlara karşısına iyi polis-kötü polis rolleri ile çıkmaktadır.
Amerika"ya göre Müslümanlar:
ABD bu süreçte Müslümanları kabaca ikiye ayırmaktadır. Amerikan projelerini açık seçik bir biçimde sorgulayanlar, "fundamentalist/ radikal Müslümanlar" olarak tanımlanmaktadır. Amerikan projeleri ile uyum içinde olan Müslümanlar ise "liberal/ılımlı Müslümanlar" olarak tanımlanmaktadır. Buna göre örneğin Suudi Arabistan ile Salman Rüşdi gibi "şeytan ayetleri" iftirasını savunan Pakistanlı profesör reformist ilahiyatçı Fazlu"r-Rahman da "liberal/ılımlı Müslümanlar" kategorisine dahil edilmektedir. Çünkü her ikisi de Amerikan çıkarlarına sadakatle bağlıdırlar.
Buna karşılık Amerika"nın zulüm ve tahakkümünü sorgulayıp, masumların ve mazlumların haklarını savunan Müslümanlar, ister Gandhi tarzı pasif direnişte bulunsun ister nefsi müdafaa için Filistin"de olduğu gibi silahlı eylemde bulunsun fark etmez "fundamentalist/ radikal Müslümanlar" olarak yaftalanmaktadır.
Küresel din projesinin bir parçası olarak dinler arası diyalog süreci:
ABD"nin iyi polis-kötü polis stratejisi burada devreye girmektedir. "Liberal ve ılımlı" olarak tanımlanan Müslümanlar örtük bir Hıristiyanlık propagandası olan Dinler arası diyalog süreci ile "küresel din projesi"nin içine çekilmektedir. (1) İyi polis rolünün halka karşı stratejisi ise bir beyin yıkama olan açık seçik bir Hıristiyanlık propagandasıdır. İyi polis rolünün entelektüellere dönük bir başka yüzü ise "oryantalizm"dir.
Oryantalizm bu bağlamda bir toplum ve kültür mühendisliği olduğu söylenebilir. Başka deyişle oryantalistler, Müslüman halkları, Batı uygarlığının çıkarlarına göre yeniden yapılandırmayı amaçlıyordu. Burada şunu da belirtelim: Kimi oryantalistlerin bireysel olarak iyi niyetli olması bile onların emperyalizmin keşif kolu olarak kullanılmasına engel ol(a)maz.
<a href="redirect.jsp?url=http://www.diyalogmasali.com/modules.php?name=Content&pa=showpage&pid=4" target="_blank">http://www.diyalogmasali.com/modules.php?name=Content&pa=showpage&pid=4</a>
|