Einzelnen Beitrag anzeigen
  #2829  
Alt 28.01.2005, 15:07
Benutzerbild von bigpuma
bigpuma bigpuma ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Israel orta doguyu kana bulayacak

Önceki bölümlerde İsrail"in tüm Ortadoğu"yu içine alan bir beka stratejisine sahip olduğunu ve bunu 1950"lerin başından bu yana büyük bir kararlılıkla uyguladığını inceledik. Bu stratejinin içinde kuşkusuz Irak"ın büyük yeri vardır. Arap dünyasının en güçlü ülkelerinden biri sayılan Irak, her ne kadar İsrail"le sınıra sahip olmasa da, her zaman için İsrail tarafından büyük bir tehdit olarak algılanmıştır. Bu nedenledir ki İsrail Irak"ı güçsüzleştirmeye ve istikrarsızlaştırmaya büyük önem vermiştir.

Bu hedefin gerçekleştirilmesindeki en önemli "kart" da her zaman için bazı Kürt gruplar olmuştur. İsrail, ülkenin kuzeyindeki bir kısım Kürt ayaklanmacılar ile 1950"li yıllarda yakın ilişki kurmuş, Molla Mustafa Barzani önderliğinde Bağdat rejimine karşı gelişen ayaklanma, İsrail gizli servislerinden çok yakın destek görmüştür.

İsrail"in Kuzey Irak İlgisi, 1961-75


Kürt ayrılıkçılarla bağlantı kuran isimlerden biri de Şimon Peres"di.
1961 yılı, Kuzey Irak"taki Kürtler adına önemli bir yıldı. Bağdat rejiminin Arap milliyetçiliğine dayalı sert ve asimilasyonist politikasından rahatsız olan Kürtlerin bir kısmı, o yıl, ünlü Barzani aşiretinin liderliği altında silahlı bir isyan başlattılar. Çeşitli iniş çıkışlara rağmen 1975 yılına dek sürecek olan bu ilk isyan, doğal olarak çeşitli "dış güçler"in de ilgisini çekti.

İsrail, bu dış güçlerin başında geliyordu. İlerleyen dönemde İran ve ABD de Kürt isyanını desteklemeye başlayacaklardı. Hatta çoğu insan isyanın asıl destekçilerinin bu iki ülke olduğunu düşünecekti. Oysa Kürt isyanına hem ilk el atan, hem de bu kartı çok daha uzun vadeli ve stratejik bir bakış açısıyla değerlendiren ülke, İsrail"di.


1961"de patlak veren isyan, kısa süre içinde İsraillilerin ilgi alanına girdi ve isyancı Kürtlerle temas kurdular. İlk önemli temas ise, 1964 yılında gerçekleşti. O zamanlar Savunma Bakan Yardımcısı olan Şimon Peres, Kürt hareketi içinde önemli bir yere sahip olan ve uzun yıllar Kürtlerin Avrupa temsilcisi sıfatını taşıyan Dr. Kumran Ali Bedir-Han ile gizlice bir araya geldi. Bedir-Han, 1940"lı ve 50"li yıllarda İsrail adına ajanlık yapmıştı ve dolayısıyla diyaloğun yeniden başlatılması için en uygun aracıydı.107 Hatta İsrail"in Ortadoğu ülkelerindeki azınlıklara destek vererek bu ülkeleri zayıflatabileceği, bunun için en uygun azınlıkların başında da Kürtler"in geldiği tezi, 1948"de Bedir-Han"ın kendisi tarafından öne sürülmüştü.108

Peres ile Bedir-Han arasındaki bu görüşmede Kürt gerilla (Peşmerge) subaylarından bir grubun İsraillilerden askeri eğitim almasına karar verildi. "Merved" (Halı) adı verilen bu gizli operasyon Ağustos 1965"te başladı ve üç ay kadar sürdü. İsrail, çok önem verdiği Kürt ayaklanmacılara danışmanlık yapmak ve onları eğitmek üzere bölgeye en iyi istihbaratçılarından Tuğgeneral Tsuri Saguy, Yarbay Haim Levakov ve Albay Arik Regev"i göndermişti.109


Asırlar boyunca, bölgedeki diğer halklarla barış ve huzur içinde birarada yaşayan Kürt toplulukları, İsrail başta olmak üzere bazı güçler tarafından yönlendirilmeye çalışılmıştır.
Aynı yıl içinde zamanın üst düzey Mossad görevlilerinden David Kimche"nin yanında bir grup gizli servis görevlisi, gizlice Irak"a geçerek Kürt ayaklanmacılarla yeni ve daha kapsamlı bir görüşme daha gerçekleştirdi.110 Ertesi yıl, İsrail kabinesinde yer alan ve eski bir Aliyah B (Mossad"ın Yahudi göçleri ile ilgili kolu) görevlisi olan Aryeh (Lova) Eliav, katır sırtında yaptığı bir yolculukla Kürt ayaklanmacıların karargahına vardı. Eliav, yanında kapsamlı bir heyet ve hatta bir de 3 doktor ve 3 hemşireden oluşan bir "seyyar hastane" getirmişti, Bağdat hükümetine karşı savaşırken yaralanan Kürt gerillalar için.111 Eliav, burada isyanın lideri Molla Mustafa Barzani ile görüşmüş, hatta ona Knesset"in yedinci çalışma döneminin başlaması nedeniyle piyasaya sürülen altın bir madalyon hediye etmişti. Kuzey Irak dağlarında yapılan görüşme, "İsrail"in, Kürt devleti ve halkının kalkınması için askeri, ekonomik ve teknik yardım verme isteği" etrafında şekillenmişti.112 Bu gelişmelerin ardından İsrailli uzmanların da katılım ve yardımıyla Barzani, 1966 Haziranı"nda Irak ordusuna büyük bir saldırı başlattı.

Kürt isyanı boyunca İsrail, Barzani gerillalarına para yardımında da bulunmuştu. Ünlü Amerikalı gazeteci Jack Anderson, Washington Post"taki bir makalesinde şöyle yazıyordu: "Her ay kimliği belli olmayan bir İsrail yetkilisi İran sınırından Irak"a gizlice girerek Kürt lider Molla Mustafa Barzani"ye 50 bin Amerikan doları veriyor. Bu para Kürtler"in, İsrail karşıtı olan Irak hükümetine karşı faaliyetlerini sürdürmelerini sağlıyor."113


Dış güçler tarafından ayaklanmaya teşvik edilen Kürtler, her defasında, bu güçlerin ihanetine uğramışlardır.
Anderson"ın o sıralarda yayınlanan bir CIA raporuna dayanarak verdiği bilgiler arasında, Molla Mustafa Barzani ile dönemin Mossad şefi Zvi Zamir arasındaki yakın ilişki de vardı. Söz konusu rapora göre, Zamir, Barzani"yi Kuzey Irak"taki karargahında en azından bir kez ziyaret etmiş ve ondan Bağdat hükümetine karşı yürütülen saldırı ve sabotajların dozunu artırmasını istemişti. Bunun yanında, Irak"taki Yahudilerin İsrail"e gizlice göç edebilmeleri için de Barzani"den yardım istenmişti. Bu tür "rica"ların hepsi, Barzani tarafından olumlu karşılanıyor, İsrailliler de her ay düzenli verilen 50 bin dolarlık yardımların dışında, ekstra ödemeler yapıyorlardı.114

<a href="redirect.jsp?url=http://www.harunyahya.org/kitap/israilinpolitikasi/israildnpl06.html" target="_blank">http://www.harunyahya.org/kitap/israilinpolitikasi/israildnpl06.html</a>