Einzelnen Beitrag anzeigen
  #2804  
Alt 13.05.2004, 12:42
Benutzerbild von coach01
coach01 coach01 ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 3
Standard @ OezBektasi kardes

ve alleykümselam OezBektasi kardes,

yanlisin var ben Peygamber efendimizin ehli beytine zülüm eden tarafinda degilim hic
bir sünni degildir. Zaten en büyük yanlis burada bizi Yezidle ayni kefeye koymanizdan
rahatisiz oluyorum. Ve bunu kattiyyen red ediyorum. Yezid sunnimiydi ?? Yani
Peygamberimizin ahlakinami sahipti ? Sünni kelimesi ne demek Peygamberimizin Sünneti
tabiiki. Bu Yezid Peygamberin yollundamiydi ?? Tabiiki kendi koltugunun derdine düsmüs
olan bir acimazsiz bir insandi. Hasan ve Hüseyini sehid edende Yeziddir kendi koltuk
savasi icin sehid etti Hasan ve Hüseyinimizi. Anlatabildimmi?
Hayat83 kardesimize Peygamberimizin ehli beytine her türlü zulüm edenlerin tarafa
gectin diyemezsin. Bu ayiptir bunu nasil yazabilirsin anlayamiyorum.
Siz Ehli beytine sadik kalabildinizmi ? Ehli beytin dedelerimi vardi ?
Ehli beyt camiilerinde namazmi kilardi yoksa, sizin gibi cem evlerinde dedelerden sohbetmi
dinlerlermiydi. Asil ehli beyte en büyük zulmü siz ediyorsunuz. Neyi savundugunu iyi
bil kardesim onlardaki hayat bicimi hic birinizde yok. Yani siz Ehli beytten uzaklasmissinizdir.

Selamlar saygilar.


Zamanin var ise su alttaki yaziyi okumani rica ederim
-----------------------------
Bu konuda Resulullah"in bana bir ahdi yoktur
"Müslümanlarin karsi karsiya gelip birbirlerini öldürecekleri bu gelisin, Resulullah (s.a.s.)"in
sana olan bir ahdi veya emriyle midir?" Hz.Ali r.a. su cevabi verdi:"Bu konuda Resulullah
(s.a.s.)"in bana bir ahdi olup olmadigini soruyorsunuz. Bana verilmis böyle bir ahid yoktur.
Vallahi ona ilk inanan ben oldugum gibi, ona ilk defa yalan isnâd eden ben olmayacagim. Sayet
bu konuda Resulullah (s.a.s.)"in bana bir ahdi olsaydi, Ebû Bekir ve Ömer"in onun minberine
çikmalarina müsaade etmezdim, elimle onlarla savasirdim (Resulullah (s.a.s.)"in emri oldugu için.
Fakat Resulullah (s.a.s.). ne öldürüldü, ne de aniden öldü. Hastaligi bir kaç gün ve gece devam
etti. Müezzin ona namaz vaktini bildirmek içín geldiginde, O Müslümanlara namaz kildirtmak
için Ebû Bekir"e emrederdi. Kaldi ki, benim orada oldugumu da görüyordu. Hanimlarmdan birisi
(2) Hz. Peygamber (s.a.s.)"e, bu görevi Ebû Bekir"den almasini söyleyince kizdi ve "siz kadinlar
Hz. Yusufun basini derde sokanlarsiniz, Ebû Bekir"i geçirin Müslümanlara namazi kildirsin!" dedi.
Allah, Peygamberinin ruhunu alinca, isimize baktik ve Resulullah (s.a.s.)"in dinimiz için lâyik
gördügünü dünyamiz için seçtik. Namaz, Islâm"in aslidir; o dinin emri, dinin diregidir. Biz
(bunun için) Ebû Bekir"e biat ettik ve o bu isin ehliydi. Içimizden iki kisi dahi ona muhalefet
etmedi. Ebû Bekir"e hakkmi edâ ettim ve ona itaat etmesini bildim. Onunla beraber askerleri için
de cihad ettim. Bana verdigini aldim, savasa gönderince gittim; onun emriyle had cezalarini kendi
kamçimla yerine getirdim. Ölünce, yerine Ömer geldi ve arkadasinin (yâni Ebû Bekir"in) yolunu takib
etti, onun gibi hareket etti. Böylece Ömer"e biat ettik ve içimizden iki kisi dahi ona muhalefet etmedi.
Hiç birimiz de baskasini ona tercih etmedik. Ömer"e hakkim edâ ettim ve ona itaat etmesini bildim.
Onunla beraber askerleri içinde cihad ettim. Bana verdigini aldim, savasa gönderince gittim; onun
emriyle had cezalarini kendi kamçimla yerine getirdim. Ölünce Hz. Peygamber (s.a.s.)"e olan akrabaligimi,
Islâm"da önceligimi ve selefiyyetimi ve bu ise liyâkatimi düsünerek bu konuda baskasinin bana tercih
edilmeyecegini sandim. Öldükten sonra, onun yüzündcn halifenin bir günah islememesi ve kendini
mesuliyetten kurtarmak için Ömer hilâfeti çocuguna yasakladi ve yeni halifeyi seçmek üzere alti kisilik
bir heyet seçti ki ben onlardan biriyim. O isteseydi oglunu seçebilirdi; yapmadi. Heyet toplaninca,
kimsenin bana tercih edilmeyecegini sandim. Abdurrahman b. Avf, kimi halife tayin ederse (3) ona
kesinlikle itaat edilecegine dair bizden söz aldiktan sonra Osman b. Affan"in elini tutarak, eline
vurdu ve biat etti. Ben de isime baktim. Ona itaatim ise, biatimdan önce oldu. Böylece Osman"a biat
ettik. Ona hakkini edâ ettim ve itaat etmesini bildim. Onunla beraber askerleri içinde cihâd ettim.
Bana verdigini aldim, savasa gönderince gittim; onun emriyle had cezalarini kendi kamçimla yerine getirdim.
Vurulunca, kendi isime baktim. Resulullah (s.a.s.)"in iki halifesi gitmis, birisi de vurulmustu. Haremeyn"deki
(Mekke ve Medine"deki) ve iki bölgedeki Müslümanlar bana biat ettiler. Bunun üzerine birisi ortaya atildi ki,
dengim degil; ne Resulullah (s.a.s.)"e olan akrabaligi benimki kadar yakin, ne ilmi benim ilmime denk ve ne de
Islâm"daki önceligi benimki gibi eskiydi. Dolayisiyle ben bu ise ondan (yâni Muaviye"den) daha lâyiktim!"(4)
----------------------------

Bu yaziyi okuduktan sonra niye hala Aleviler Halifelik Hz.Alinin hakki idi diyorlar anlayamiyorum.
Hz. Ali kendisi kendinen önceki halifelere biat etmistir. Ve o Halife olunca ona biat etmislerdir.
Sirayi ayni demokraside oldugu gibi Millet secmistir. Buna kendisi itiraz etmemistir hic bir zaman.

Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin meselesine gelince:
Ikiside Peygamber (sav.) efendimizin torunlaridir ve Hz. Alinin ogullaridir. Peygamber efendimiz onlari cok
severmis. Öyle severmiski:
Bir gün Peygamber efendimiz sav. odasina kapanip iceriye kimsenin girmesini istiyordu.
(vahiyden dolayi). O zamanlari cocuk olan Hasan ve hüseyin. Kapi Mapi tanirlarmi. Kapiyi acip dedesinin yanlarina
girerler. Peygamber efendimizde hemen sarilir onlara ve öper koklar torunlarini. Hz. Cebrail söyle bir soru sorar:
"Cokmu seversin torunlarini ?" Peygamber efendimiz de:" Onlar benim herseyim torunlarim der."
Onlari ümmedin sehid edecek demistir Cebrail. Peygamber efendimiz aglamaya baslamistir....
Yani peygamber efedimiz biliyormus önceden ve herkes biliyordu onlarin sehid olacagini !!

Hz.Ali (R.A.)"ın yerine büyük oğlu Hz.Hasan geçti. Ancak, altı ay sonra, yerini babası zamanında Şam vâlisi
olan Hz.Muâviye"ye bırakarak çekildi. Böylece İslâmda "Hulefâ-i Râşidîn" devri sona erdi.
Muâviye, hicretin altmışıncı yılında Recep ayının ortalarında Şam"da vefat etti. Muâviye"nin vefatından
sonra Şamlılar Muâviye b. Ebi Sûfyan"ın oğlu Yezid"e bey"at ettiler. Yezid"in iktidara geçmesi saltanat seklinde
gerçekleşti. Yezid, kendisinin bu şekilde idareyi ele alışına başta Hz. Hüseyin olmak üzere pek çok Sahabe"nin
rıza göstermeyeceğini, hatta şiddetli tepkilerle karşılayacağını biliyordu. İktidarı elden kaçırmamak için çok
süratli davranıyordu. Hemen Medine valisi Velid b. Utbe b. Ebi Sufyan"a bir mektup gönderdi.
Mektubunda şöyle yazıyordu: "Mektubum sana geldiği zaman, Hüseyin b. Ali ile Abdullah b. Zübeyr"i buldur,
onların bana bey"atlarını al! Eğer, bey"attan kaçınırlarsa, boyunlarını vur, başlarını bana gönder: Halkın
da bey"atlarını al, Bey"attan kaçınanlar hakkında, Hüseyin b. Ali ve Abdullah b. Zübeyr hakkında olduğu üzere,
hükmü yerine getir, Vesselam "
Yezidin; Medine valisine yazmış olduğu mektubunda Hz. Hüseyin"den ve ileri gelen sahabilerden bey"atlarını
almasını, bu konuda gevşek davranmamasını istediği de kaynaklarda kaydedilir.Yezid"in iktidarı ele almasından
sonra Kûfeliler Hz. Hüseyin (r.a)"e mektuplar göndererek, onu dâvet edip, yanlarına geldiği takdirde kendisini
Emirü"l-mü"minin ilan edeceklerini üst üste yazdıkları mektuplarda belirtmişlerdi. Ayrıca şu anda emirleri
olmadığından cuma namazına çıkmadıklarını bildirmişlerdi. ...

Devami cok uzun isteyen olursa eklerim.