![]() |
noch was
dinsiz bir adamin hazirladigi sayfadan alintilar yapip gercekmis gibi buraya sürmesen daha iyi olur!!!
|
Dinciler pkk yandaslari el ele !
Dindar insan vatanina insanina sahip cikar ama insan dinci olursa hem vatanina hemde insanina ihanet eden bir mahlukatdir !
Bunun böyle oldugunu son 30 senedir felan Türkiyede görüyoruz. Ilk baslarda erbakanin pesinden kosanlar simdi ise tayyipin pesinden kosanlarda görüyoruz. Bu dincilerin Cumhuriyete, Istiklal Marsina ve Türk bayragina karsi fena sekilde alerjileri var. pkk terrörüne karsi dil ucuyla karsidirlar, lanetler ama gercekde tavirlari onun aksine tam tersini gösterir. Türkiye Cumhuriyetinin devlet olarak yürüttügü politika sonucu pkk terörünün ortaya cikdigini, yani terörün suclusu olarak türk devletini gösterirler ! pkk terrörünü destekleyen arap devletleriyle bir baska dostluk icindedirler. bunlarin basinda suriye ve filistinliler gelir. suriyenin senelerce apdullah öcalalani barindirdi veya pkk terörüne destek verdigi onlara viz gelir. filistinlilerin bekaa vadisinde senelerce pkk teröristlerine egitim ve barinak verdikleride onlara viz gelir. Iclerindeki yahudi düsmanligi Türk devletine ve Türk askerine karsi terör savasi acan terröristlerin egitimci ve yatakcilarina sempati duyarlar. Son günlerde kürtcülük yapan dtp ve akp`nin ayni dille konustuguna zaten sahit oluyoruz ! akp ikdidarinda öyle seyler yasanmisdirki, simdiye kadar yasanmasi bile imkansiz diyebilecegimiz seyler bunlar. Mesela, Türk bayraginin, Türkiye sinirlari icerisinde, pkk sempatizalari tarafindan yerlerde süründürülmesi cignenmesi gibi, yakilmasi gibi, pkk terröristlerine devlet maasi baglanmasi gibi, kürt sehirlerinde isyana karsi seyirci kalinmasi gibi, vs. vs. vs. tayyipciler = dtp = pkk ! |
sen almanci degilmisin
yani nazi.begenmiyorsaniz burayi terkedin diyebilne bir alman fasosu.sanane türkiyeden :)
|
bu yazi hep yukarida kalacak
assagidaki arkadasdan kopya cektim.umarim anlayisla karsilar
-------------------------------- Bu halki kimse kandiramayacaktir TAMIM 1– Kerim olan Allah’in izniyle (Insaallah) 23 Nisan Cuma günü Cuma namazindan sonra Ankara’da Büyük Millet Meclisi açilacaktir. 2– Vatanin istiklali, yüce hilafet ve saltanat makaminin kurtulmasi gibi en mühim ve hayatî vazifeleri yerine getirecek olan Büyük Millet Meclisi’nin açilis gününü Cuma’ya denk getirmekle zikrolunan günün mübarekliginden istifade ve bütün Milletvekilleriyle birlikte Haci Bayram-i Veli Camii’nde Cuma namazi kilinarak Kur’an’dan ve namazdan feyz alinacaktir. Namazdan sonra Peygamberimiz’in sancagi ve sakal-i serifi tasinarak Meclis önüne gidilecektir. Meclis binasina girilmezden önce bir dua yapilacak ve kurban kesilecektir. Bu merasim esnasinda, Haci Bayram-i Veli Camii’nden Meclis binasina kadar Kolordu Kumandanligi’na bagli askerler hususi tertibat alacaklardir. 3– Zikrolunan günün (Cuma günü) kutsiyeti için bugünden itibaren vilayet merkezinde (Ankara’da) vali Beyefendi hazretlerinin organizesi ile hatim (Kur’an-i Kerim’in tamamini okumak) ve buharii serif (seçme hadisler) okunmasina baslanacak ve hatmi serifin son kismi teberrüken (ugur sayilarak) Cuma günü namazdan sonra Meclis binasi önünde tamamlanacaktir. 4– Mukaddes ve yarali vatanimizin her kösesinde ayni sekilde bugünden itibaren Buhari ve Kur’an hatimlerinin indirilmesine baslanilarak Cuma günü ezandan önce minarelerde salavat-i serife okunacak ve hutbe esnasinda halife ve padisahimiz hazretlerinin isimleri zikredilirken, padisahlik makaminin ve bütün ülkenin bir an evvel kurtulmalari ve saadete kavusmalari için dualar edilecektir. Cuma namazinin kilinmasindan sonra da hatimler bitirilerek vatanin kurtulmasi, bunun için milletçe gayret gösterilmesinin lüzumu ve Millet Meclisi’nin verecegi vazifeleri yerine getirmenin ehemmiyetiyle ilgili vaazlar verilecektir. Daha sonra halife ve padisahimizin, din ve devletimizin, vatan ve milletimizin kurtulusu, selâmeti ve istiklâli için dua edilecektir. Bu dinî ve vatanî merasimin yerine getirilmesinden ve camilerden çikildiktan sonra Osmanli beldelerinin her tarafinda, hükümet konagina gelinerek Meclis’in açilisindan dolayi resmî kutlamalar yapilacak, tebrikler kabul edilecektir. Her tarafta Cuma namazindan önce münasip sekilde mevlid-i serif okunacaktir. 5– Bu tebligin derhal nesredilmesi ve yayilmasi için her vasitaya müracaat edilecek ve en hizli sekilde en ücra köylere, en küçük askerî birliklere, memleketin bütün teskilat ve müesseselerine ulastirilmasi temin edilecektir. Ayrica büyük levhalar halinde her tarafa yazilacak ve mümkün olan yerlerde matbaada bastirilip çogaltilarak ücretsiz olarak dagitilacaktir. 6– Cenab-i Hakk’tan tam bir muvaffakiyet niyaz olunur. Heyeti Temsiliye Namina Mustafa Kemal” |
ok konusan bos konusur misali
hep yazsin degilmi
|
hahahahahahahahahahahaaaaaaa
Sizin gibi gerizekalilara daha ne kadar anlatacagim bilmiyorum ama ben yinede bir defa daha yazayim !
Benim vegilerimden bir ülkeye maddi yardim veriliyorsa ve yine benim vergilerimden bir ülkeye borc veriliyorsa, benim o ülke hakkinda politik düsünce yürütme hakkim vardir ! Türkiyenin disülkelere olna borcu akp döneminde, yani son 4.5 senede 120 milyar dolardan 350 milyar dolara cikmis. Kimbilir bunun ne kadar almanyadan borc olarak alindi. Ayrica pkk terörü ve dinci yobazlar almanyayida huzursuz ediyorlar ! Olay bu kadar basit ! |
maydanoza alaka
ben ne yazdim sen ne cevap veriyorsun
ben canakkale bogazi diyorum sen yandi kicimn agzi ama tebrik ederim kivirmakta üzerine yok :) |
Cok güzel, ya imla hatasida varmi !?
Aferim cok güzel, yazi hatami bulmussun ! :-))
Benim birde imla hatalarim meshurdur ! :-)) Ama aramizda kalsin ! ;-) hhhahahahahahahahhahahahahahahaaaaaaaa :-)) |
senin her seyin yanlis..
..cinsiyetin dahil :)
die frau im manne hahahah |
akp`nin pkk sempatizanligin ispati
akp döneminde pkk terörü yine hortladi ve pkk Türkiyenin sadece dogusunda degil, Istanbulda, Ankarada, Izmirde acikca boy gösterilerinde bulundu. Türk bayragini cignediler, Türk bayragini yaktilar, doguda günlerce kürt isyani cikardilar ve icisleri bakani günlerce seyirci kaldi.
Bugün ise 1 mayisda yürüyüsü yapan sade vatandasa, gecen hafta sonundaki yürüyüsün inatikamini almak icin, Türk polisini joplarla, gaz bombalariyla sade vatandaslarin üzerlerine saldilar. Ayni müdaheleyi neden pkk yandaslarinin gövde gösterisinde bulunduklarinda, günlerce isyan cikardiklarinda yapmadilar !? Sakin akp`nin pkk sempatizanligindan dolayi olmasin !? Nede olsa secmenerinin ve vekillerinin büyük kismi kürt kökenli Türk vatandaslarindan ! akp= dtp = pkk !!!!!! |
sade vatandas????
dhkp-c . tikko, tkp-ml
bunlarin neresi sade vatandas anlamiyorum bana kalsa o 1 mayisda olay cikartanlarin topunu bir yere toplayip....... |
TSK mensuplarından açıklama
TSK mensuplarından açıklama
Genelkurmay Başkanlığı’nın resmi web sitesi olan tsk.mil.tr adresinde, 27 Nisan 2007 tarih ve BA-08/07 sayı ile yayınlanan geceyarısı açıklaması, Sayın Genelkurmay Başkanımız ve bütün Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının düşüncelerini doğru olarak yansıtmamaktadır. Bahse konu açıklama, dört ay sonra emekliliği kesinleşen bir orgeneral tarafından, bazı gazetecilerin katkısı ile aynı akşam apar topar hazırlanarak Sayın Gnkur. Bşk.mızın tam onayı alınmadan web sayfasına konulmuştur. İlgili orgeneral önce bazı basın yayın organlarına böyle bir açıklama yapılacağı konusunda haber vermiş, yazı sitede yayınlandıktan sonra da Org. Büyükanıt’ı telefonla usulen bilgilendirmiştir. Açıklamadaki “Sn. Genelkurmay Başkanı’nın 12 Nisan 2007 tarihinde yaptığı basın toplantısı” ifadesi bu açıklamanın Org. Büyükanıt tarafından yapılmadığının en açık delilidir. Bu açıklama kendisine ait olsaydı, Sayın Gnkur. Bşk.ımız kendisinden üçüncü şahıs olarak bahsetmeye gerek duymazdı. Sayın Gnkur. Bşk.mız, oldu bittiye getirilip yayınlanarak Türk Silahlı Kuvvetleri’ne mal edilen bu açıklamayı kabullenmek ve savunmak durumunda bırakılmıştır. Kamuoyunun açıklamadan haberdar olması sonrasında, Sayın Gnkur. Bşk.mızın halk ve politikicılar karşısında TSK’nde bölünmüşlük görüntüsü verecek bir red tavrı göstermemesi tamamı ile doğrudur. Bununla birlikte toplumun TSK’nin gerçek düşüncelerini öğrenmesi, asil Türk milleti ve onun bağrından çıkmakla onur duyan kahraman Türk ordusunun asırlık güven ilişkileri açısından hayati öneme haizdir. Türk milleti ve ordusunu etle tırnak gibi birleştiren yüce değerler ve asırlık birliktelik, halkın manevi değerlerini zedeleyen, dini hassasiyetlerini küçümseyen hatta toplumun bir kısmını hain ilan eden bir geceyarısı açıklamasına kurban edilemez. Açıklamanın konu ve anlam bütünlüğünden uzaklığı, Genelkurmay Başkanlığı’nın daha önceki açıklamaları ile karşılaştırıldığında ne kadar hazırlıksız ve çalakalem olduğu, toplumu kucaklamaktan mahrumluğu, aksine bağrından çıktığı halkı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nden soğuttuğu gazeteler ve köşe yazarları tarafından acımasızca ifade edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları Türkiye’de yükselen irticai ve bölücü tehlikenin farkındadır ancak bunu ifade etmenin ilgili açıklamada olduğu gibi acele, acemi ve aşırılıkla olmayacağının da bilincindedir. Aynı şekilde irtica ve bölücülükle mücadelenin, geçmişte olduğu gibi, sadece gazetelere manşet attırmakla, Türkiye’yi uluslararası arenada sürekli üçüncü dünya ülkesi durumuna düşüren darbe ve darbe tehditleri ile daha fazla yapılamayacağı da açıktır. Ne Dünya ne Türkiye ne de Türk Silahlı Kuvvetleri artık o eski günlerde değildir. Demokrasiye müdahale söylentilerinin meydana getireceği ekonomik dalgalanmalar da eski günlerdeki kadar hafif atlatılamaz. Bahse konu açıklamayı kaleme alanların, Türk Devletinin dış ve iç borçları yanında, özel sektörün de 100 milyar doları aşan dış borcundan haberdar olmaması mümkün değildir. Bu dev meblağın bir gecede ikiye üçe katlanması ve bunun sonucu olarak ortaya çıkacak ekonomik kriz, iflaslar, işsizlik ve açlığın faturası acaba kime kesilecektir? Toplumun belini kıracak bir ekonomik krize dolaylı da olsa sebep olmak TSK’ni halkın gözünde büyütmez. Türkiye’yi uçuruma sürükleyen irtica ve terörle mücalenin, Cumhuriyet ve demokrasiye zarar verilmeden nasıl yapılacağı artık bellidir. Yüce önderimiz Atatürk’ün mavi gözleriyle ümitle izlediğimiz, Tandoğan’da güneş gibi doğan ve bugün de Çağlayan’da çağlayanlara dönen coşkun halk mitingleri ile bu ortaya koyulmuştur. Yaşlısı ve genci ile Anadolu’nun dört bir yanından gelerek Ankara ve İstanbul’da bayrak gibi dalgalanan bu insanların kimisinin başörtülü, kimisinin sakallı ve kimisinin de poşulu olması herkese çok şeyler anlatmaktadır. Atatürk’ün önderliğinde milleti ile omuz omuza istiklal mücadelesi veren kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri bugün halkına ve onun değerlerine sırtını dönerek bir mücadele içinde olamaz. Halkı arkasına almayan, halkın desteğini kazanamayan hiçbir hareket başarılı olamaz. Türk Silahlı Kuvvetleri’ni eleştirmeyi varlık sebebi edinen dış bağlantılı sözde köşe yazarları, açıklamadaki “Kutlu Doğum Şöleni” münasebetiyle Atatürk ve Türk bayrağı dekorlu salonlarda başörtülü küçük kızların ilahi söylemesi ve kuran okunması gibi ferdi uygulamaların TSK tarafından tehdit olarak değerlendirilmesini alay konusu yapmıştır. Ellerine iyi bir malzeme sunulan bu kişiler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, ölme ve öldürme yeminleri eden, evlerinden C-4 ve elbombaları çıkan bazı çeteciler hakkında bir tehdit açıklaması yapmaması tezatından hareketle çirkin iddialarını güçlendirmişlerdir. Bahse konu açıklama, TSK’nin din karşıtı olduğu ve halkın yüzde doksan dokuzunu oluşturan müslüman çoğunluğa kem gözle bakıldığı yanlış fikrini akıllarda yerleştirmeye çalışan radikal dinci çevrelerin ve PKK’lıların ekmeğine yağ sürmüşür. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Cumhuriyetin bütün diğer temel değerleri gibi laiklik ilkesine olan bağlılık ve hassasiyetini, halkı askerlikten soğutmada bir araç gibi kullananlara gün doğmuştur. Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratmaya çalışan alçakların basın ve internet ortamında hangi iftiraları kustuklarını yakın geçmişimizden hepimiz biliyoruz. Bu çevrelerin çirkin iddialarını güçlendirmekten kaçınmak bütün TSK mensupları için temel bir görevdir. Emekliliği yaklaşan bir orgeneralin bunalım ortamından kendisine bir makam çıkarma beklentisi, Türk milletinin kahraman ordusundan beklentilerinden daha değerli olamaz. İlgili orgeneral daha önce de Amerika’da bazı basın mensuplarıyla sözde gizli buluşmalarında TSK’nin Nisan ayında darbe yapacağını ifade ederek ülkemizi ve TSK’ni kamuoyu huzurunda zor duruma düşürecek bir krize sebep olmuştu. Org. Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanlığı öncesindeki iğrenç ve asılsız iddiaların o dönemde emekliliği yaklaşan ve halen sivil ortamlarda makam kavgası veren bir emekli general tarafından üretilerek malum çevrelere servis edildiği de sonradan basın yoluyla kamuoyuna yansımıştır. Makam ve rütbe hırslarını ülke menfaatlerine tercih ederek radikal gruplarla işbirliğine girebilecek kadar küçülen şahsiyetsizlerin, yüce Atatürk’ün gençliğe hitabesinde “gaflet, dalâlet ve hattâ hiyanet içinde bulunan, sahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid eden” o dönemin hainlerinden hiç bir farkı yoktur. Halkın din ve kimlik değerlerini hiçe sayan bir anlayışın Türk Silahlı Kuvvetleri’nde hakim olduğu boş söylenti ve iddiaları ile Türk halkı ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin binlerce yıllık ruh ve beden birliğini zedelemeye çalışanların hevesleri kursaklarında kalmaya mahkumdur. Mevcut hükümet Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecini basiretsiz bir yaklaşımla krize döndürmüştür. Anamuhalefet partisi dahil olmak üzere diğer siyasi birimler de en azından başka bir aday göstererek toplumun ve siyasetin önünün açacak bir öngörüyü sergileyememiştir. Sayın Genkur. Bşkanımızın önderliğindeki Türk Silahlı Kuvvetleri herşeye rağmen yüce Atatürk’ün mirasına saygının bir ifadesi olarak, bu süreçte, Türk milletinin huzur ve menfaatlerini göz önünde bulundurmuş ve siyasete, halkın tercihlerine ve hukuka müdahaleden uzak kalmıştır ve bu tavrını sürdürmekte kararlıdır. Tandoğan ve Çağlayan’da dalgalanan hareket Türk siyasetine yön verecek güçtedir. Türk Silahlı Kuvvetleri ülkesi ve milleti ile Türkiye’nin bütünlüğün teminatı olarak olarak asil Türk milletinin kalbindeki yerini herzaman koruyacaktır. Türk ordusu demokrasiye ve Türk halkının sahip olduğu bütün yüce değerlere saygılıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri, başta laiklik olmak üzere, Cumhuriyetin bütün temel değerleri kadar modern çağın vazgeçilmez değeri olan Türk demokrasisinin de teminatıdır. Kamuoyuna saygı ile duyurulur. <a href="redirect.jsp?url=http://www.harbiyeli.net/?q=node/58" target="_blank">http://www.harbiyeli.net/?q=node/58</a> |
cok entresan bir yazi
dogruysa eger darbe kiskirticiligi yapnalr ne diyecek
|
yazi neden baska yerlerde yok peki o.T.
ohne Text
|
Anti-Trojan
Millionen Menschen haben endlich erkannt, dass ein Trojaner, wie die AKP unter der Administration des Imams R.T. Erdogan sich eingeschlichen hat, um die schleichende Islamisierung voranzutreiben.
Erbakan, früherer Mentor von Erdogan, hatte es mit diesen Worten beschrieben, entweder wird die islamische Revolution blutig oder unblutig verlaufen. Jetzt sind wir an den Punkt gelangt, wo die islamische Revolution beinahe ihren Höhepunkt erreicht hätte. Erdogan hat mehrmals mit seinen Worten offen gelegt, dass er bereit ist diese politische Systemtransformation zu einem islamisch Staat vorzunehmen, z.B. *Tutturmuşlar laiklik elden gidiyor. Yahu, bu millet istedikten sonra tabii elden gidecek!* *Elhamdülillah şeriatçıyım.* *Demokrasi bir tramvaydır, gittiğimiz yere kadar gider, orada ineriz* Dieser letzte Satz belegt, dass Imam Erdogan bereit ist, die Demokratie, wie Hitler zu benutzen um dann langsam dann eine theokratische Herrschaftsformen zu implementieren. Die berühmteste islamische Revolution fand 1979 im Iran, was für den politischen Islam in der Türkei und in anderen Ländern eine Vorbildfunktion hatte, seither versuchen die Anhänger des politischen Islams auf der ganzen Welt die Errichtung des Gottesstaates hinzubekommen. Die Islamische Revolution im Iran strebt auch und vor allem einen möglichen Revolutionsexport in andere islamische Länder an (nach Afghanistan, später in den Libanon und in den Irak). Millionen Menschen haben den Trojaner entdeckt, ich hoffe sie haben die Entschlossenheit bei den nächsten Wahlen diesen Trojaner zu löschen. |
sade vatandasmi demistin
iste gercek yüzler..1 mayis bahane olay cikartmak sahane
İzmir"de 1 Mayıs kutlamaları Gündoğdu Meydanı"nda geniş güvenlik önlemleri arasında devam ederken, mitingde İşçi Partililerle, SDP arasında kavga çıktı. Çıkan kavgada ilk belirlemelere göre 4 kişi yaralandı. Gündoğdu meydanında iki bin kişinin katılımıyla başlayan miting olaylı bitti. Saat 13,00"de yaklaşık iki bin kişinin katıldığı mitingde konuşmalar sırasında bazı sol görüşlü öğrenciler Türk bayrağı"na ve İstiklal Marşı"na karşı sloganlar attı. Bu arada atılan sloganlara tepki gösteren İşçi Partisi üyeleri, SDP"li gençlerle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine İşçi Partisi ile SDP"li grup arasında kavga çıktı. Sopaların ve yumrukların kullanıldığı kavgada 4 kişi değişik yerlerinden yaralandı. 5 dakika boyunca iki grup arasında süren kavgaya polis müdahale etmezken, Olay yerine gelen ambulansla yaralılar hastanelere götürüldü. Olayın ardından iki grup polislerin kortejinde alandan uzaklaştırıldı. |
wichtig ist jetzt: eine alternative
aber, die müssen jetzt eine echte alternative geboten bekommen. die zentral rechten parteien sollten mit neuen leuten auftreten und baykal sollte auf jeden fall das feld räumen.
|
sacmasapan????!??!?!?1
also ich habe schon versucht es so unkompliziert wie möglich darzustellen....wenn es für dich immer noch so undurchdringlich ist dann solltest du dich vielleicht mit etwas schlichtereren materie beschäftigen;)
cheers |
Der Tsunami
In der Türkei werden nicht Parteien, sondern eher Partei-Leader gewählt, völlig unabhängig vom Parteiprogramm. Deshalb gehört die Leader-Diktatur innerhalb der Parteien wohl zu den größten Problemen der türkischen Demokratie und es nicht so einfach zu lösen. Kein einziger Spitzenpolitiker bzw. Parteiführer der Türkei würde freiwillig so einfach seinen Platz räumen. Da sich diese Mentalität nicht so schnell ändern wird, hoffe ich, dass die PR-Experten die Wahlkapagnen der anderen Parteien strategiesch sehr gut planen und organisieren.
Anderseits haben die Proteste in Ankara und Istanbul gezeigt, dass ein überparteilicher Tsunami gegen diese Regierung entwickelt hat. Diesmal wird nicht eine linke oder rechte Partei gewählt, diesmal wird über die Zukunft des laizistischen Systems entschieden. Die AKP wird diese Wahlen verlieren, denn das türkische Volk möchte NICHT in einer islamischen Republik leben!! |
Türkiyeyi bu haramzadeler yönetiyorlar !
Onun adı Burak... Kendisine medyada rastlamışsınızdır. Ya bir trafik kazasının kahramanı olarak,ya babasına borç verirken, ya da milyon dolarlık işlere imza atarken... 28 yaşında...
Bilkent Üniversitesi"nde okurken, Londra"ya burslu olarak yollandı ve ekonomi eğitimi yaptı. Askerlik görevini henüz yapmadı... Tecilli!.. 1988 Mayıs"ında bir trafik kazasında TRT İstanbul Radyosu Sanatçısı Sevim Tanürek"in ölümüne neden oldu. Şişli"de kırmızı ışıkta durmadı. Kazadan hemen sonra belediye arazözlerinin caddeyi baştan aşağıya yıkayarak 35 metrelik fren izini tamamen sildikleri, olayın cezai yönünün azaltılması için Burak"a kazadan sonra üç ay öncesine tarihli ehliyet verildiği, Sevim Tanürek"in yakınlarının azarlandığı, tanıkların hepsinin tehdit edilip korkutulduğu iddia edildi. Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi, Burak için "kusursuzdur" raporu düzenledi. Ölen Sevim Tanürek 8/8 kusurlu bulundu!. Burak hapisten kurtuldu. Kusursuz raporunu veren dairenin Başkanı Eyüp Bey ise, daha sonra Türkiye Deniz İşletmeleri Genel Müdür Yardımcılığına atandı. 2001 yılında evlendi. Babası, oğlunun düğününde takılan 174 adet Cumhuriyet Altını"nı mal varlığındaki artışın nedeni olarak açıkladı. Ayrıca, babası 2001 yılında verdiği mal beyanında oğlu Burak"a 220 bin ABD Doları ve 55 bin Alman Markı borcu olduğunu açıkladı. Üniversiteden yeni mezun, o zaman 22 yaşındaki oğluna... Babası Ülker Grubu ürünlerinin dağıtımını yapan şirketteki hisselerini 1.2 trilyon liraya satana kadar, şirket yönetimini Burak sürdürdü.Ve Burak geçtiğimiz günlerde bir kez daha gündemdeydi. Gıda sektöründeki hisseler satılınca, hemen şirketler kurup denizcilik sektörüne girdi. Yüzde 50 ortağı olduğu MB Denizcilik adlı şirket, 95 metre uzunluğunda Safran 1 adında bir kuru yük gemisi aldı. Gemiyi satan Hasan Doğan, satış fiyatının 2 milyon 325 bin dolar olduğunu söyledi. Burak, gemiyi ortağı ile birlikte 500 bin doları peşin 36 ay taksitle satın aldı. Ayda 72 bin YTL ödeyecekler. Gemiyi satan Hasan Bey ise, 705 milyon dolara İstanbul"daki İETT Garajı arazisinin sahibi olan Dubai Şeyhi El Maktum"un küçük ortağı oldu. Ayrıca, Hasan Bey"in ablası Remzi Gür ile evli. Remzi Bey, Burak"ı ve kardeşlerini burslu olarak yurtdışında okutuyor, babasının yakın arkadaşı, tatillerini onun yazlığında geçiriyorlar. |
man müsste blind sein
um nicht zu sehen, dass was in den letzten tagen passiert ist der AKP mindestens 5-8 % mehr stimmen bringen wird
|
o.T.
Die AKP wird diese Wahlen verlieren, denn das türkische Volk möchte NICHT in einer islamischen Republik leben!!
---------- dagegen würde ich wetten :) |
Cagin gerisinde kalmis ateistler
yüzünden bir asir bosa gitti
80 yildir bütün imkanlar elinizde oldugu halde bir wc kagitinin bulusuna bile imza atamayanlar, Müslümanlarin 4-5 yilda yaptiklari gelismeyi hazm etmekleri beklenilemez...kopyaci maymuncuklar |
darbeci baykal.
adam bildim bileli CHP nin basinda.Bir kac senecik haric.Bir tanede secim kazanamadi.Ama suc onda degil, ona oy verende
|
aldirma gönül aldirma
Dışarıda deli dalgalar / Gelir duvarları yalar / Beni bu sesler oyalar / Aldırma gönül aldırma.
Kurşun ata ata biter / Yollar gide gide biter / Mahpus yata yata biter / Aldırma gönül aldırma Görmek istersen denizi / Yukarıya çevir yüzü / Deniz gibidir gökyüzü / Aldırma gönül aldırma ------------ caglayan ve tandoganda bol bol söylendi kime ait?sabahattin ali ye 1933 yilinda atatürke hakaretten hapis yatmis simdi atatürkün "cocuklari" tarafindan mitinglerde söyleniyor güzel yurdum türkiye!! |
Worse-Case-Szenario
Wenn dieses Szenario eintritt, dann würde sich das Pentagon mächtig freuen, denn je schneller die Türkei sich vom Laizismus, Kemalismus und Atatürks Erbe verabschiedet, desto schneller könnte man die Türkei als Akteur im *Büyük-OrtaDogu-Projesi* einsetzen. Dieses Szenario wäre für die modernen Türken, Kemalisten, Aleviten etc. und für das Militär ein Worse-Case-Szenario, insbesondere für die modernen Frauen.
Die Administration der USA glaubt wirklich, dass man das moderate Islam-Staatsmodell über die Türkei in die radikal-islamischen Länder exportieren könnte. Diese Modell-Vorstellung wird scheitern, aber die USA hat dabei wenig zu verlieren. Die Türkei würde sich dabei den fanatischen Regimenten oder Gruppen des Nahen-Osten nähern und eine neue völlig neue Form annehmen. Deshalb sollten die oben genannten Gruppen ernsthaft daran denken in so einem Fall die Türkei zu verlassen, weil fast alle islamischen Revolutionen kriegerisch verlaufen sind. |
devletimizin bu günler icin..
hic bir emek sarf etmedigi su vakitler belli oluyor.. birilerine süreklli güveniyor .. olay gerceklesmeden.. gelisi belli oluyor.. fakat nedense son anlarda patlak veriyor..
egitimi takibe alarak yetistirilmeli basa gececek olan kisiler.. ben bugünü degil.. bir kac yil sonrasini düsünüyorum.. akp nin yaptigi seylerden ziyade .. bilgisizlikten korkuyorum.. yinede akil ürünü yapmaya calistiklari.. seriatla alakalida olsa.. CEHALETTEN KORUNALIM... ülkemiz batan günese yine günaydin dedi.. |
benim .. senin yok..
insanmisin???
o halde sende sus .. arkadasimizda sussun.. müslümanligi yobazlik olarak nitelersen.. sende inandigin seyle aksini ispatlaman gerekir.. ayni hatayi kendin yapiyorsun.. pembe güller arasindan konusmakta pek hos bir sey degil.. fikrini iyice okuyan kafa buldugunu anlar.. sen cokmu iyi bir seysin.. toplayalim kendimizi... insan olalim.. su seviye hic bir dini yankilamiyor... |
Atatürkcülük !?
Sen her önüne gelenin Atatürkcü numarasini yutarsan bu numarayida dogal karsilanamn gerek.
Mesela, bugünki CHP tayfasindan kac tane Atatürkcü cikar !? Bence hic ! Bir defa Atatürkcü parti pkk`yi meclise tasimazdi. Mesela murat karayalcinin denilen ex-komminist. Hakkinda 40-50 yolsuzluk davasindan karar var. Yani yaptigindan dolayisi. ikdidarda olduklarinda ört bas edildi. Son secimlerde dtp ilesecime girdi. Atatürkcü birisin bölücülerle, pkk yandaslariyla secime gitmesi, onlari muatap almasi mümkünmü !? HAYIR ! Birde su türkücü, livanelli denilen gomminist ! Acikca komministligi savundugu zamanda Atatürkün TSKsine küfürlü sarki türkü bestelemisdi, simdi Atatürcüymüs ! :-)) Say say bitmez bi zibidileri ! En azililari en adileri en serefsizleri iclerinden baba ogul inönü`lerdi ! Gercek Atatürkcü lider sadece Ecevitdi ! Yoksa geriye kalanlarin hepsi kasarlanmis ex-komministler. Son zamanlarda dinci yobazlar bile Atatürkcü oldular ! :-)) Kendi kendilerine Atatürkün emiriymis gibi abuk subuk yazilar ortaya atiyorlar ! :-)) |
Insanlikdan konusak son yaratiklar !
Insanlikdan konusacak son yaratiklar müslümanlardir !
Bu böyle biline ! Sizin kitabiniz bile insanlik düsmani asiliyor müslümanlara ! Hangi hakla insanlikdan bahis ediyorusnuz siz ! Dünyanin neresine gidersen git, terrör deyince akla hemen islam ve müslümanlar geliyor ! Acaba niye !? allah adina yapmadiginiz barbarlik ilkellik kalmadi ! Ac bak inandigin dinin kitabina hemen hemen her sayfasinda hiristiyan ve yahudi düsmanligi asilaniyor ! Insanlikmis, siz kim insanlikdan bahis etmek kim !? :-)) Siz insanligi felan birakinda önce müslüman olun ! Haramzadeler ! |
Das Militär
braucht kein Land. Ein Armee ist dafür da im Notfall kriege zu führen.
Gibt es in der Türkei ein Krieg außer die PKK? Gül will ein Präsident werden und das soll das Parlament und die oberste Bundesgerichtshof enscheiden und nicht die Armee. Wo leben wir denn eigentlich? Bei Hitler, bei Mao, bei Stalin?? Wo Wo Wo? Es kotzt mich echt, dass die Türken nicht begreifen, dass das Militär eine Gehirnwäsche betreibt. Die sollen Atatürk nicht so darstellen als wäre er wie ein Diktator. In allen Medien, wird Atatürk mit dem Militär verbunden, aber Atatürk hätte es nicht gewollt, dass die Türken nach 80 Jahren immer unterdrückt werden. Die Menschen in der Türkei sollen mal langsam die Augen auf machen, vor allem die CHP. Wenn generäle mit Putsch drohungen kommen, weil einer Präsident sein will, dann geht das einfach zu weit. ICh bin auch nicht dafür, dass Gül Staatspräsident wird, aber es muss doch möglich sein im gesetzlichen Rahmen zu agieren. Was jetzt nachhinein teilweise geschah. |
ich
hatte es wo anders auch schon geschrieben, dass der Wahl eines Präsidenten nichts mit der Armee zu tun hat.
Ein Armee ist dafür da im Notfall ein Krieg zu führen. So wie ich jetzt gelesen habe, hat das Bundesgerichtshof die Wahl ungültig erklärt und so sollte es auch sein. Es soll das Parmalment entscheiden was geschiet und nicht die Armee. Vor allem die Linke finden es gut, dass die Armee so vorgeht, aber wenn Sie selber von der Armee unterdrückt werden, dann spüren diese was Diktatur bedeutet. Das Militär unterdrückt ja alle Gesellschaftsschichten in der Türkei. Wer jetzt darüber froh ist, dass eine Drohung stattfand, der ist nicht mehr Dicht. Weil, irgendwann wird es die treffen, die jetzt froh waren. |
o.T.
o da ne demek oluyor, Atatürkcülük. Senin yaptigin veya beyninizin yikandigizin farkinda bile degilsiniz.. CHP ye gelince, en cok kürtlerden oy aliyorlar, hala Atatürkün partisi olarak gecseydi... Neyse.
Hepimiz Türküz ülkeyi bölmeye calisanlar cok olacak, ama su zihninizi bi gelistirseniz hic fena olmaz, Türkiyenin sonu böylece cok kötüye gidiyor.. Yok Atatürkcü, Yok Dinci, Atatürkte Müslümandi, ve bunca zaman ölen Sehitlerimiz MüSlümanlik ve Türklük adina Sehit oldu. Atatürkcülük diye bisey sonradan uyudurmaca.. Cok Sacma.. Gerci kimin ne amacladigi belli degil simdiki zamanda. Ic Politika zaten berbat durumda.. Allah sonumuzu hayir eyler insallah! |
Und
was hat es jetzt gebracht, dass die Generäle eine Drohung angesetzt hatten? Ja, Sie haben eines bewirkt, dass nämlich viele Leute in der Türkei jetzt wieder angst haben vor einem Putsch. Das hat bestimmt gewirkt.
So was nennt man Diktatur, angst einjagen ist nichts anders als eine Unterdrückung. Die Lösung hat doch das Parlament gegeben, in dem diese nicht erschienen sind und das Bundesgerichtshog ungültig erklärt hat. Die Armee soll endlich mal seine eigene Köpfe betrachten und nicht nur die Anderen. |
ben anlamam
bir milyon atatürkcü yürüdü deniyor.demek ki herkes öyle görüyor.benim gözümde bugün atatürkcüyüm diyenlerin yüzde 75i sahte atatürkcü
|
ATATÜRKCÜLÜK!!!!
Was soll das bitte sein?
Jeder bezeichnet unter Atatürkclük das was er für richtig hält!! "Atatürkcülük" ist zum synonym für "das richtige tun" geworden, nur gibt es da ein kleines Problem....etwas für richtig halten ist höchst subjektiv...m.a.W mein Atatürkcülük ist nicht dein Atatürkcülük....hahahahaha DAS IST DOCH KRANK cheers |
10% Klausel
Kein Wunder, dass es zu so einem Problem kam.
Wenn eine Partei mit 34% Wählerstimmen die Parlamentsmehrheit bekommt, dann sollen sich die Anderen nicht wundern, dass die AKP macht was es will. Man stelle sich vor, man hat 34% und bekommt im Parlement die Mehrheit(also ca.60%). Wo gibts das? Also, ich hab das sehr selten gesehen, ehrlich gesagt nirgendswo. Dieses 10% Klausel muss auf 5% Klausel heruntergestuft werden, ansonsten sind viele Andere Parteien garnicht vertreten. Eigentlich setzt die Türkei die eigene Falle selber. Die sollen endlich mal die Klauselhöhe verringern, dann will ich mal sehen, ob Erdogan noch doppelt so viel Stimmen bekommt. Da fehlen einem echt die Worte. Was soll man noch dazu sagen? |
naja...
der Umrechnungsschlüssel gilt ja nicht nur für die AKP! Sie kommt bei den anderen Parteien auch zur Anwendung! Ich bin zwar auch der Meinung das die 10% Hürde zu hoch ist aber man sollte die Parteienlandschaft in der TR beachten! Wenn zu viele Splitterparteien über die Hürde kommen ist die Regierung nicht mehr Handlungsfähig...jedebfalls nicht in dieser art und weise!! Eine eindeutige Richtig wäre dann sogut wie nicht möglich!....Gesetze wären fast immer nur kompromiss lösungen... das alles klinkt nicht wild aber in der Praxis leidet die Qualität erheblich! In einem Land wo vieles angepackt werden muss und Reformen bitter nötig sind kann dass nach hinten losgehen....
cheers |
Ne Ne
Reformen funktionieren auch mit mehreren Parteien. Die 5% Klausel muss her, ansonsten kommt eine Partei wie AKP und macht dann was es will. SChau doch, alle Staaten wo es im Parlament wenige Parteien gibt.
Schau zb. USA . Der Bush macht doch was er will. Und warum? Weil, nur zwei Parteien im Parlament sind. Daher betrachte ich die USA auch nicht als die demokratische Lösung. Ich denke, wie zb. Deutschland ist die beste Lösung. Reformen? Was nutzen reformen, wenn plötzlich eine Partei kommt alles wieder vernichtet? Ist die Türkei jetzt besser dargestellt als vor zb. 5 Jahren? Nein, weil solche Krisen werden immer wieder passieren, wenn eine Partei zuviel macht bekommt. Es ist überall so.. |
anlamazmisin !?
Sen anlamazmisin, yoksa isine öyle geldigi icin anlamakmi istemiyorsun !?
|
Alle Zeitangaben in WEZ +2. Es ist jetzt 22:59 Uhr. |