Vaybee! Forum

Vaybee! Forum (http://localhost/forum/index.php)
-   Liebe, Flirt & Partnerschaft (http://localhost/forum/forumdisplay.php?f=393)
-   -   Liebe & Flirt (http://localhost/forum/showthread.php?t=4264)

originalgueler 12.04.2005 20:42

Welcher Liebessong gefällt euch? :) o.T.
 
ohne Text

cemdean 13.04.2005 00:40

--------->
 
Grup Sentez - Düsürdün Askin Narina

kskbuket 13.04.2005 09:12

Unuttu dediler ----- Tarkan :) o.T.
 
ohne Text

kskbuket 13.04.2005 09:13

KIS GÜNESI-Tarkan, ach ich könnte
 
hunderte aufzählen ..... :)

13.04.2005 10:23

"Vazgectim" von sezen... :-) o.T.
 
ohne Text

tclady18 13.04.2005 10:44

en güzel ask zor olanmis o.T.
 
ohne Text

kskbuket 13.04.2005 10:49

oohh jaaa :) o.T.
 
ohne Text

kskbuket 13.04.2005 10:49

welcher ist denn Deiner ?? ;)) o.T.
 
ohne Text

crazygirl 13.04.2005 15:52

Üc Ürel-->Askin sarabindan ictikce ...
 
ohne Text

hacikischkisch 13.04.2005 16:39

Dam üstünde un eler tombultombul memeler
 
ohne Text

originalgueler 13.04.2005 20:44

O sevince ...
 
söz: Mehmet Teoman
müzik: Bigazzi

besonders schön singt es Nilüfer :)

originalgueler 13.04.2005 20:46

jeppppppp das gefällt mir auch sehr o.T.
 
ohne Text

originalgueler 13.04.2005 20:48

Keskin bícak *seufz* o.T.
 
ohne Text

13.04.2005 23:32

Meine momentanen Favoriten:
 
Anastasia mit "heavy on my heart" und
die Söhne Mannheims mit "wenn ein Lied".....
das ist nochmal Gänsehautfeeling.....;o)

originalgueler 13.04.2005 23:39

wenn ein Lied über meine Lippen geht
 
dann nur, damit Du Liebe empfängst ... *sing*

:))) immer wenn das Lied läuft, singen fast alle - vor allem die Jungs :), wenn ich dann in den Rückspiegel sehe, das ist voll süüüüüüüüüüüüüüüüß :))

14.04.2005 00:10

wenn ein lied meine lippen verlässt.....
 
ein ganz starker song.....mit ebenso starkem text......er gefällt mir sehr......

14.04.2005 00:18

auch ein superschöner song....... o.T.
 
ohne Text

kskbuket 14.04.2005 09:11

nerde bende o yürek, yardan cayacak ....
 
den part finde ich sehr schon .......

coltrane 14.04.2005 09:30

Kubat - Yas (ötme bülbül)
 
Dualarim var, duvarlarim var
Yazarim söylerim yana yana ismini
Yarida kaldi sarkilar aman
Bu yaraya deva degil zaman
Ates düstügü yeri yakar
Bu düzeni bozuk dünya yalan

ötme bülbül.........

14.04.2005 09:35

- Üflemeyeceksin salak, emeceksin...!
 
Eğer Üsürse...

Bir kadın "ben üşüyorum" dediğinde, bunun cevabının "üstüne bir şey al," "istersen bir taksiye binelim," "eve geldik zaten" türünden bir söz olmadığını, "üşüyorum" dediğinde kadının "bana sarılsana" demek istediğini ve ona sarılmak gerektiğini öğrenmek epey zamanımı aldı. Sanırım binlerce yıl boyunca isteklerini açıkça söylemelerine izin verilmediği için "gizli bir dil" geliştirmek zorunda kalan kadınlar, bu kadar basit bir şeyin erkekler tarafından niye anlaşılamadığını, niye "emeceklerine üflediklerini" hiç anlayamazlar. Erkeklerin, bakkal dükkanının arka tarafındaki salak küçük oğlana benzediğini düşünürler: "Anlayışsız ve beceriksiz salaklar."

Ben ne zaman bu konuyu düşünsem aklıma hep Amarcord filmindeki o sahne gelir.

Koca memeli bakkal kadın, köyün ufak oğlanlarından birini bakkal dükkanının arka tarafına çeker.

Hayatında hiç çıplak kadın görmemiş oğlanın meraktan ve heyecandan faltaşı gibi açılmış gözleri önünde o inanılmaz büyüklükteki memelerini çıkartır.

Kendisine bakan küçük oğlanın ağzına verir memelerinden birini.

Ve öfkeyle azarlar sonra oğlanı.

- Üflemeyeceksin salak, emeceksin.

Kadınlarla erkeklerin konuşmalarının bir yerinde hep, "üflemeyeceksin salak, emeceksin" tuhaflığının yaşandığını düşünürüm.

Kadınların bir şey söylediklerinde aslında başka bir şey söylemek istemiş olabileceklerini kendim mi farkettim yoksa bunu bana bazen usulca bazen sabırsızca sözleriyle kadınlar mı öğretti şimdi tam çıkartamıyorum.

Ama bir kadın "ben üşüyorum" dediğinde, bunun cevabının, "üstüne bir şey al," "istersen bir taksiye binelim," "eve geldik zaten" türünden bir söz olmadığını, "üşüyorum" dediğinde kadının "bana sarılsana" demek istediğini ve ona sarılmak gerektiğini öğrenmek epey zamanımı aldı.

Sanırım binlerce yıl boyunca isteklerini açıkça söylemelerine izin verilmediği için "gizli bir dil" geliştirmek zorunda kalan kadınlar, bu kadar basit bir şeyin erkekler tarafından niye anlaşılamadığını, niye "emeceklerine üflediklerini" hiç anlayamazlar.

Erkeklerin, bakkal dükkanının arka tarafındaki salak küçük oğlana benzediğini düşünürler:

"Anlayışsız ve beceriksiz salaklar."

Sevgi ve şefkat eksikliğine hiç tahammül edemeyen, bunların "açıkça" söylenerek elde edilmesinin ise elde edilenin değerini düşüreceğine inanan kadınların niye isteklerini düpedüz söylemedikleri ise erkekler için hep bir sırdır.

Duygularını göstermenin kadınlara özgü bir davranış olduğunu sanan erkekler, açıkça sevgilerini ve şefkatlerini göstermekten hep utanırlar.

Farkında olmadan, onlar, bu duyguların gösterileceği tek yerin yatak odası olduğuna inandıklarından, kalabalıkların içinde sevgi ve şefkat gösterdiklerinde, herkesin seyrettiği bir yerde sevişiyorlarmış hissine kapılıp tedirgin olurlar.

Erkekler için duygular, kapalı yerlerde yaşanması gereken "mahrem" şeylerdir, kadınlar ise bunu hayatın her anında yaşanması gereken bir şey olduğunu düşünürler.

Hemen hemen hepsi gizli bir "derebeyi" olan erkekler, kadınların her isteğinde, her talebinde bir isyan, bir başkaldırı hatta bir hakaret görürler.

Erkeklerin bekledikleri, kadınların "üşümeleri" ya da "acıkmaları" değil, erkeğin yanında soğuğu ve açlığı hissetmeyecek kadar kendinden geçmiş bir aşka kapılmaları ve bu aşkı taleplerini dile getirmeyerek göstermeleridir.

Galiba o yüzden, erkeğin biraz kadınsılaştığı ve duygularını alabildiğine özgür bıraktığı aşkın ilk günleri geçtikten ve erkek yeniden erkekliğine döndüğünde, kadınlar "üşümeye" başlarlar.

"Benim uykum geldi" dediğinde erkeğin onla beraber yatmamasını, perhize başladığı sırada aniden bir hoşluk yapma isteği duyan erkeğin ona sevdiği yemekleri almasını "düşmanca" bulmaya koyulurlar.

Artık erkeğin her davranışı ince eleklerden geçirilip, onun sözlerinde ve davranışlarında "sevgisizlik" işaretleri tek tek saptanır.

Ve o gizli dil daha sık ortaya çıkar.

Kendilerinden yakınırlar önce, "çok şişmanladım," "çok yaşlandım," "çok çirkinleştim," bunları söyledikten sonra erkeklerin ne söyleyeceklerine, ne yapacaklarına bakarlar.

Kendilerine büyük bir ilgi eksikliği olarak gözüken o anlayışsızlıkların, artık eskisi kadar beğenilmemelerinden ya da sevilmemelerinden mi kaynaklandığını anlamaya uğraşırlar.

Baştan savma verilecek her cevap, bakkal kadının öfkeli tepkisini hakeder.

- Üflemeyeceksin salak, emeceksin.

Ama erkekler bu durumlarda genellikle üflerler.

- Yoo, hiç de şişmanlamadın, iyisin, biraz kilo aldın belki ama önemli değil.

Bu yakınmalar onlara manasız ve çocukça gelir çünkü.

Kadınlar ise sinirlenmeye başlarlar.

- Sen beni eskisi kadar sevmiyorsun.

Bunun cevabı elbette, "nerden çıkardın bunu, tabii ki seviyorum" değil, sıkı bir sarılış ve iyi bir öpüşmedir.

Bir şeylerin yanlış gitmeye başladığını gören erkek ise, güzel bir hediye almanın ya da daha kestirmesi "biraz para vermenin" zamanı geldiğini düşünür.

Onun için sorunun tedavisi öpüşmede değil paradadır.

Kabul etmeli ki, kendi değerini, gizliden gizliye kendine verilen parayla ölçmeye yatkın kadın için yapılacak "fedakârlığın" miktarı bir zaman işe yarar, kadın, "salağın" duygularını böyle ifade etmeye çalıştığını anlar.

Erkek ise, o düz vahşeti ve insafsızlığı ile "ağlıyorsa biraz para ver," çözümlemesini benimser.

Ama hediyelere ve paralara çabuk alışılır, sarılışların ve öpüşmelerin özlemi yeniden başlar.

Kadın "üşür."

Son bir iki deneme daha yapar, bazen güzelliği ve cinselliğiyle, bazen sinirli çıkışmalarıyla, erkeğe "üşüdüğünde ona sarılınması gerektiğini" bir daha öğretmeye uğraşır.

Ama erkek hâlâ, emeceğine üflüyorsa, o tehlikeli sapak yaklaştı demektir.

Ya kadın kadere rıza gösterip teselliyi hediyelerde, parada, çocuklarında, kendisine sağlanan güvende aramaya razı olur ve arada sırada tutan "ben çok yalnızım" yakınmaları ve ağlama nöbetleriyle hayatını sürdürür ya da "üşümeye" fazla dayanamayıp, "sarılmasını bilen" biri var mı diye etrafa bakınmaya koyulur.

"Sarılmasını bilenler" bu sapaktaki kadınları keskinleşmiş radarlarıyla hemen bulurlar.

Bir vakit işler iyi gider.

Ama sarılmasını bilenler de bir süre sonra kaçınılmaz erkekliklerine geri dönüp, üşüyen kadına, üstüne bir hırka almasını söylerler.

Ve, bu, hem acıklı hem eğlenceli süreci başlatan ilk uyarı da, her kadının kendi özel lisanında hemen söylenir.

- Üflemeyeceksin salak, emeceksin.

Ahmet Altan

14.04.2005 09:46

HOŞGELDİN KADINIM
 
HOŞGELDİN KADINIM

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
yorulmuşsundur;
nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını
ne gül suyum ne gümüş leğenim var,
susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
acıkmışsındır;
beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam
memleket gibi yoksuldur odam.

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
ayağını basdın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi
güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde
ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler
gönlüm gibi zengin
hürriyet gibi aydınlık oldu odam...

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin.

PS: Kimin söyledigini unuttum ama siir olarak Nazim Hikmet yazmisti !!!

akshalil 14.04.2005 10:40

YANIMA GEL, SEVISME SAATIMIZ GELDI
 
Perdeleri kapat, sevgime tanik istemem
Isigi sondur, gel otur yanima konus
Ergec anlasacagiz baska caremiz yok
Sonra sevisecegiz, bu duzen boyle kurulmus

Istersen yine hep hayir de, olmaz de, ne cikar
Her sey olacagina variyor caresiz
Yasamak zorundayiz, sen de biliyorsun
Oyleyse gel otur yanima sevismeliyiz

Durmadan sevismeliyiz aslinda gece gunduz
Daima istekli ac, doymak bilmez, vahsi cilgin
Sabaha karsi kosu atlari gibi yorgun argin

Yine de usanmis degil, pisman degil, bikkin degil
Belki biraz sarhos, biraz durgun, biraz uykulu
Ama her zaman atesli, sabirsiz, her zaman dolu

UMIT YASAR

14.04.2005 10:54

:) geliyorum... o.T.
 
ohne Text

akshalil 14.04.2005 11:08

BU KADAR YÜREKTEN CAGIRMA BENI :-)
 
Bir gece ansizin gelebilirim
Beni bekliyorsan, uyumamissan
Sevincten kapinda ölebilirim
Belki de hayata yeni baslarim
Icimde küllenen kor alevlenir
Bakarsin hic gitmem kölen olurum
Belki de seversin beni kimbilir
Kal dersen, daglarca severim seni
Bir deniz olurum ayaklarinda
Ask bu özleyis bu, hic belli olmaz
Kalbim duruverir dudaklarinda.
Ya da unuturum kim oldugumu
Hatirlamam belki adimi bile
Belki de cildirir, deli olurum
Sana kavusmanin heycaniyle
Ask bu, bilinir mi nereye varir
Ne durdurur özlemini, seveni
Bakarsin ansizin gelebilirim
Bu kadar yürekten cagirma beni

cemdean 14.04.2005 12:20

Noch n kleiner Geheimtip:
 
Das neue Album von Gülay: Adi yok

Mucke anschmeissen und sich gehen lassen! *schwell*

Lieblingslieder auf dem Album:

1. Gurbet
2. Geri dönülmez yoldayim
3. Askin Kederi
4. Aynalar

*Mucke lauter dreht* :-)

14.04.2005 12:58

Versucht mal das Gefühl Eurem
 
"Nicht-türkischen" Partner zu erklären wenn Ihr die unten aufgezählten Lieder hört und Euch diesen Worten hingibt...

Natürlich ist es jedem selbst überlassen aber ich könnte es nicht. Die Worte übersetzen ist vielleicht sogar noch recht einfach aber was dahinter steckt... warum das Lied einen so berührt... meiner Meinung nach unmöglich :-(

In diesem Sinne: Es ist endlich Frühling... Love is in the air ;-)

Limon

14.04.2005 13:01

TARKAN = SEVIS benimle, SAVAS benimle
 
hehe saka maka bi yana der ist IDEAL :-))

14.04.2005 13:02

Limoncuk...
 
fast jeder hört RNB obwohl die wenigstens verstehen was der Inhalt ist ;-)
Sich dem Rhytmus hingeben kann man auch ohne Sprachkentnisse ;-)

14.04.2005 13:11

:-)
 
Wie gesagt... ich habe ja auch nur für mich gesprochen... weil das Thema "Mischehe" momentan ganz groß geschrieben wird ist mir bei den ganzen Liedern mein letzter Beitrag eingefallen.

Es kommt natürlich auch darauf an ob es für einen selbst wichtig ist bzw. wieviel Bedeutung dahinter steckt.
RnB kann man aber meiner Meinung nach nicht mit türkischen Liebesliedern vergleichen :-)

Jeder soll den Menschen an der Seite haben den er will... egal welche Nationalität. Ich denke einfach nur, dass es in den seltensten Fällen aufgrund der verschiedenen Herkunft nicht zu Problemen kommt...

Aber wie schön, dass es auch ganz anders zugehen kann und ein Paar ohne Ende glücklich ist... :-)

14.04.2005 13:13

Hast recht... sehr aussergewöhnliches
 
Lied... mal was ganz anderes und sehr romantisch. Nilüfer rundet es mit ihrer stimme ab :-)

14.04.2005 13:25

benmi cagirdim seni :-) o.T.
 
ohne Text

14.04.2005 13:25

nasil istersen ;-) bu arada benim ismim
 
TARKAN :-)

14.04.2005 13:43

der letzte Satz bringt es auf den Punkt
 
mucuxx ;-)

alles andere ist Ansichtsache manches muss man erleben manches versuchen zu vermeiden ;-)

kskbuket 14.04.2005 14:26

Versuche mal einem Türken, der kein D
 
Deutsch spricht zu erklären, was sich hinter dem Song "wenn ein Lied" von den Söhnen Mannheims, verbirgt ..... Den würde dieser Song auch nicht berühren, aber ich weiss, was Du meinst .... Du hast nicht Unrecht ....

14.04.2005 15:17

ihr könnt auch kostenlos telefonieren...
 
via internet! www.skype.com

kskbuket 14.04.2005 15:28

BANA BIR MASAL ANLAT BABA o.T.
 
ohne Text

14.04.2005 15:36

klar...
 
kann der spies auch umgedreht werden... wie bei vielen dingen gibt es eben auch hierbei zwei seiten.

was nützen tolle liebeslieder (egal ob türk. oder deutsch) wenn es der gegenüber bzw. partner nicht schätzt oder eben ein arsch/ärschin ist ;-)

önemli olan yinede sevgi ve saygi... und dies gibt es nicht nur in türk. ehen :-)

hacikischkisch 14.04.2005 16:23

En muhtesem sarkilar burda gülli
 
yaşandı bitti saygısızca
aldatmanın tadına varınca
doğru söylesen kimin umurunda
gözüme inanırım haydi zıpla
**
hey corç
versene borç
olmaz maykıl
bende de yok
**
türkiye"m türkiye"m cennetim
benim eşsiz milletim
**
biz burdayız gitmeyiz
ülkemizi bekleriz
karşı çıkan olursa
...



ortada kuyu var yandan gec
fazla takilma meydanda




içineataatanehaledüştüntutatutaçatlayacaksınbeadam
çekinmehadihadisöyledekurtulbundankurakurakurudunb eadam


yabadaydaday küçücüğüm
yabadaydaday sıcacığım
yabadaydaday yabadadaydadaydaday hep seni seveceğim


bu akşam hüzünleri evde bıraktım
kör kütük sarhoş oldum elimde değil
seni kucakladığım yerde bıraktım
ağzınla kuş tutsan umrumda değil



kıvrak, oynak
eller beller kıvrak
kıskıvrak, oynak
gönlüm çok şen şakrak

gönlümde sen varsın
mumumu yakarsın
içimde sen varsın
gül kokulu yar


ben de bu dağların nesine geldim
meleşir kuzular sesine geldim
bir garip ölmüş de yasına geldim
geldim emmoğlu


karabiberim
vur kadehlere
hadi içelim
içelim her gece
zevk-i sefa
doldu gönlüme
hadi içelim
acıların yerine


manda yuva yapmis sögüt dalina..
yavrusunu sinek kapmis gördün mü..
amanini yandim...



raki icttiimmm
sarap ictiiimmm
sallandiiiimmm


i"m a big big girl in a big big world it"s not a big big thing if you live me.
türkçesi: ben büyük büyük bir dünyada büyük büyük bir kızım, sen beni terk edince bu büyük büyük bişi değildir.


hiç hendini yorma beni kandıramaaazsın
her önünee gelenii böyle aldataaamaaazsıın


coz you"re a newyork city boy aauuu auuuu newyork city boooy


takmış takıştırmış
sürmüş sürüştürmüş
bir dağınıklık, bir rüküşlük
"kıl" oldum abi


her akşam hasretinle yarılıyorum
yastığa yorgana sarılıyorumm
ben ilk kez seni sevmiştim haaiiin
söylemiştim sana hatırlıyorumm
benim kadar aptalını bulamazsın yarrrrr


barda durur barmen miniiiiiiiiik
$i$e elindeeeeeeeee


saatlerce uzanıp hep yanında kalmak
bir efsane senne beraber olmak-çocukluğumun kabus şarkısı yine hortladı


yanına gelsem kaş göz etsem geceme girsen şuna bak gece gözlüm yengeniz olur kafaya koydum


bandıra bandıra ye beni hiç doyamazsın tadıma
bütün numaralar bende sen de var benim farkıma
kalmasak mı başka yerde ne işin var başka yerde?
bandıra bandıra ye beni hiç doyamazsın tadıma


iy kızlar cennete
kötü kızlar her yere
çıtır kızlar nereye nereye de giderler*

kanımca köprüaltına giderler...




seni bu dunyada en cok kim sever ben tabi ki


hanki ponki torino
şololo bumba çikitantoooo! ("70"lerden bir iğrençlik)


sen bana bir gul versen
inadi birakip sevsen
olur musun be sevgili
azicik ucundan versen

felsefe05 14.04.2005 19:46

Finde die deutsche sprache auch etwas...
 
... gefühlsarm. auch das übersetzen vieler gedichte klingt eher kitschig als romantisch.

aber,über solche dinge mach dir mal keine sorgen ... wenn du eine ausgeglichene person bist, und diese fremdsprachige person liebst, dann kann es diese person schon an deinen gesichtsausdrücken verstehen.

Und manchmal ist ein schweigendes gucken, in aller gelassenheit, mehr als es wort je in einer sprache ausdrücken könnten.

felsefe05 14.04.2005 19:53

ich hätte vergnügen dabei ...
 
... einer ausländerin "Sevis benimle" von tarkan zu übersetzen. ... *mir Warm wird beim gedanken*


Alle Zeitangaben in WEZ +2. Es ist jetzt 20:42 Uhr.