Vaybee! Forum

Vaybee! Forum (http://localhost/forum/index.php)
-   Gesellschaft & Soziales (http://localhost/forum/forumdisplay.php?f=398)
-   -   News & Politik (http://localhost/forum/showthread.php?t=4275)

cateye 17.01.2004 13:06

Jetzt ist es offiziell "Ein Insider pack
 
Wie überzeugt man seine eigene Bevölkerung das Krieg nötig ist? Wahrscheinlich ist die al Qaida eine Untergruppe des CIA hehe

<a href="redirect.jsp?url=http://www.spiegel.de/politik/ausland/0,1518,281466,00.html" target="_blank">http://www.spiegel.de/politik/ausland/0,1518,281466,00.html</a>

deno 18.01.2004 14:31

Probleme, die Dtl. wirklich drücken
 
"Stichtagsmeldung von Schweinen zum 1. Januar
2004 nach Viehverkehrsverordnung

Die Stichtagsmeldung muss von allen
Schweinehaltern abgegeben werden. Ausgenommen
sind Viehhändler, Sammelstellenbetreiber,
Schlachtstätten und Transportunternehmen. Nur
diese Schweinehalter sind zur Stichtagsmeldung
rechtlich nicht verpflichtet.
Alle anderen Tierhalter, auch solche, die
lediglich einzelne Schweine für einen kurzen
Zeitraum, beispielsweise zum Eigenverzehr halten,
fallen unter die Meldepflicht. Betroffen sind
auch Hobbyhaltungen.
Gesetzliche Grundlage für die Meldeverpflichtung
ist die Viehverkehrsverordnung in der Fassung der
Bekanntmachung vom 23. März 2003.

Termine und Fristen
Schweinehalter müssen zum Stichtag 1. Januar 2004
die Anzahl der an diesem Tag im Bestand
vorhandenen Schweine melden. Die Meldung muss
innerhalb von 14 Tagen nach dem Stichtag
erfolgen. Die Stichtagsmeldung muss künftig immer
zum 1. Januar eines jeden Jahres abgegeben werden.

Meldeinhalte
Anzugeben sind neben der Registriernummer nach
Viehverkehrsverordnung und dem Stichtag die
jeweilige Anzahl der vorhandenen Schweine.
Bei der Stichtagsmeldung werden zwei Kategorien
erfasst:
- Zuchtschweine einschließlich Saugferkel
- Mastschweine
Saugferkel sind zahlenmäßig unter der Kategorie
Zuchtschweine zu erfassen.
Wenn keine Schweine zum Stichtag 1. Januar im
Bestand sind, künftig aber wieder Schweine
gehalten werden sollen, dann muss ein Bestand
von "0" gemeldet werden. Bei Aufgabe der
Schweinehaltung ist das zuständige Veterinäramt
zu benachrichtigen.

Meldewege
Für die Stichtagsmeldung stehen zwei Meldewege
zur Verfügung:
1. Meldung mit vorgedruckter Meldekarte über den
LKV. Die Karte kann auf dem Postweg verschickt
werden oder per Fax. Sowohl die Postadresse als
auch die Faxnummer sind auf der Karte vorgedruckt.
2. Meldung mit dem Computer unter der
Internetadresse <a href="redirect.jsp?url=http://www.hi-tier.de" target="_blank">http://www.hi-tier.de</a>
Die Anmeldung erfolgt mit Ihrer Registriernummer
nach Viehverkehrsverordnung und der PIN
(persönliche Identifikationsnummer).
Die Meldekarten wurden den Schweinehaltern im
April 2003 vom LKV zugestellt.
Die PIN wurde mit den Registrierdaten vom
Landesamt für Flurneuordnung verschickt.

Meldekarten oder PIN verlegt
Sollten die Meldekarten für die Stichtagsmeldung
verlegt worden sein, können diese beim LKV erneut
angefordert werden.

Postanschrift:
LKV Baden-Württemberg, Abt. Tierkennzeichnung
Postfach 130915, 70067 Stuttgart
Fax: 0711 92547 310
E-Mail: tierkennzeichnung@lkvbw.de
Die PIN wird zusammen mit der Registriernummer
für die Internetmeldung benötigt. Ist die PIN
nicht mehr auffindbar, kann eine neue PIN beim
Landesamt für Flurneuordnung bestellt werden.
Fax: 07154/139 482
Bitte geben Sie bei allen Bestellungen die genaue
Adresse und die Registriernummer nach
Viehverkehrsverordnung an.

Noch nicht als Schweinehalter registriert oder
Schweinehaltung aufgegeben
Sollten Sie bisher keine Unterlagen zur
Schweinekennzeichnung und zur Schweinedatenbank
vom LKV erhalten haben, könnte es sein, dass noch
keine Registrierung als Schweinehalter vorliegt.
In diesem Fall wenden Sie sich bitte an das
zuständige Veterinäramt um die Registrierung
nachzuholen.
Waren Sie bisher als Schweinehalter registriert
und wurde die Schweinehaltung aufgegeben, dann
melden Sie dies bitte ebenfalls dem zuständigen
Veterinäramt.
Die Landratsämter (Veterinäramt) sind für die
Kontrolle der Einhaltung der Vorschriften der
Viehverkehrsverordnung zuständig. Verstöße gegen
diese Vorschriften können als
Ordnungswidrigkeiten mit Geldbußen geahndet
werden."

Na alles kapiert? Nicht das jemand vielleicht
eine Sau zum Eigenverzehr hat und diese nicht
meldet. Was ist mit dem Glückferkel von der
Tombola? Gewonnen März 2003, derzeitiger
Aufenthalt meine Tiefkühltruhe! Melden oder
nicht, das ist hier die Frage?

Was machen wir uns Sorgen um die Zukunft, um
Renten oder Krankenversorgung? Hauptsache die
Haltung von Schweinen ist ausreichend und
gründlich geregelt.

kes 18.01.2004 17:05

simdi bunlari kim okuyacak :p o.T.
 
ohne Text

deno 18.01.2004 17:59

kääs kes :oPPp o.T.
 
ohne Text

19.01.2004 13:47

bakalim bugün gazetede neler yaziyor o.T
 
ohne Text

22.01.2004 15:26

ein paar schlagzeilen o.T.
 
ohne Text

22.01.2004 15:26

kürtlere tazminat ödenecek
 
İngiliz gazetesi The Guardian, "Türkiye yıllar süren terör ardından, Kürtler"e tazminat sözü verdi" diye yazdı.

Gazetenin dış haberler sayfasında "Türkiye yıllar süren terör ardından, Kürtler"e tazminat sözü verdi" başlığıyla verilen haberde, parçalanmış bir dikiş makinesinin yanında, sıvaları dökülmüş bir duvarın önünde oturan küçük bir çocuk fotoğrafı da kullanıldı.

Fotoğrafın altyazısı şöyle: "Köylülerin ayrılıkçılara destek verdikleri iddiasıyla, 1993 yılında Türk ordusu tarafından evi yıkılan bir Kürt çocuğu yıkıntılar arasında oturuyor."

Gazete, AKP hükümetinin şimdi "hem terör örgütleri, hem de terörle mücadele sırasında devletin aldığı önlemlerden" zarar görmüş kişilerin tazmin edilmesine yönelik yasa tasarısı hazırdığını bildiriyor. Guardian, insan hakları gruplarının 1984"den 1999"a bir milyon civarında Kürt kökenlinin olayların kurbanı olduğunu ileri sürdüklerini belirtiyor

22.01.2004 15:27

kacak DOMUZETI-operasyonu
 
İzmir"de, baş gösteren ""trişinellozis"" hastalığına sebep olan at ve domuz etlerinin piyasaya sürülmesi ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, kaçak kesimi yapılmış 150 kilogram domuz eti daha ele geçirildi. Olayla ilgili 3 kişi gözaltına alındı.

Alınan bilgiye göre, soruşturmayı sürdüren Urla Cumhuriyet Savcısı Murat Gök"ün talimatıyla harekete geçen Buca Jandarma Komutanlığı ekipleri, Buca İlçesi"ndeki bir depodan domuz eti yüklenerek götürüldüğünü belirledi. Ekipler, düzenledikleri operasyonda, 35 AH 2394 plakalı kamyonette 150 kilo domuz eti daha ele geçirdi. Kamyonet sürücüsü Metin S. (27), Metin D. (45) ve Özdemir S. (40) gözaltına alındı.

GÖZALTI SAYISI 11"E YÜKSELDİ

Urla Cumhuriyet Savcısı Murat Gök tarafından sürdürülen soruşturmada, bugüne kadar gerçekleştirilen operasyonlarda gözaltına alınanların sayısı 11"e yükseldi.

Çiğköfteci Nusret E. ile market sahibi Muzaffer K., yeğeni Erkan K., marketin kasap reyonunda görevli Abdulbaki Ö. ile Buca İlçesi"ndeki kaçak kesimhane olarak kullandığı deponun sahibi Yılmaz K. (58) kesimhanede çalışan Şahin E. (27), Metin A. (36) ve Ersin K. (39) gözaltına alınmıştı.

Yılmaz K."nın, daha önce de ""kaçak domuz eti kesimi yaptığı"" gerekçesiyle hakkında yasal işlem yapıldığı ortaya çıkmıştı.

22.01.2004 15:38

Güldemir"i şoka uğratan konuşma!
 
ÇGD İstanbul Şube Başkanı Cengiz Erdinç, Habertürk TV"de yaptığı konuşmada, bakın neler dedi:


Güldemir kendi evinde vuruldu!
Ufuk Güldemir"in patronu olduğu Habertürk TV"de Bengüç
Özerdem"in hazırlayıp sunduğu ve dün gece yayınlanan
"Şimdi Konuşmak Lazım" adlı programda evdeki hesap
çarşıya uymayınca Güldemir sıkıntılı anlar yaşadı.

Bazı gazeteciler ve basın meslek örgütü
temsilcilerinin canlı yayında yaptığı açıklamalar için
Habertürk"ün sansür makası işleyemeyince, laf döndü
dolaştı ve Ufuk Güldemir"i vurdu. Çagdaş Gazeteciler
Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Cengiz Erdinç,
Star"daki dramatik duruma ilişkin yaptığı tesbitleri
dile getirirken, aynı olmasa da benzer bir durumun
Habertürk"te de yaşandığını anımsattı.

Güldemir"in bir
süre önce kapatılan Yarın Gazetesi"nde çok sayıda
gazetecinin hakettiği maaşlarını vermediğini, bu
gazetecilerin mahkemelerde süründüğünü belirten
Erdinç"in sözleri ortamı bir anda gererken, programı
yöneten Bengüç Özerdem"in açıklamayı başıyla
onayladığı gözlendi.

22.01.2004 15:45

Hz. Musa"nın mucizesi ispatlandı
 
Rus bilim adamlarına göre Hz. Musa"nın denizi yararak yol açma mucizesi şöyle gerçekleşti.



İki Rus matematikçi, Hz. Musa`nın Kızıl Deniz`i `ortadan ikiye` ayırmasının bilimsel olarak mümkün olduğunu kanıtladı. Rus bilim adamlarına göre Hz. Musa`nın denizi yararak yol açma mucizesi şöyle gerçekleşti.

Rus bilim adamları, Kur`an-ı Kerim`de anlatılan Musa Peygamber`in Kızıl Deniz`i yararak yüz binlerce Yahudi`yi Firavun`dan kurtarmasının bilimsel olarak mümkün olduğunu ispatladı.

Matematikçiler Naum Volzinger`le Aleksey Androsov, mucizeye yol açabilecek koşulları inceledi ve çarpıcı sonuçlara ulaştı.

Moscow Times gazetesi, iki bilim adamının Rusya Bilimler Akademisi bülteninde yer alan araştırmasına ayrıntılı şekilde yer verdi.

Haberde Volzinger, altı ay süren araştırmanın başlangıç noktasını, Kızıl Deniz`deki dev bir kayalığın oluşturduğunu söyledi.

Bunun ardından iki Rus matematikçi, kayalığın su seviyesi üzerinde kalmasını sağlayacak fırtınanın şiddeti ve rüzgârın hızını belirlemeye çalıştı.

Sonuçta, hızı saniyede 30 metreye ulaşan rüzgârın, denizin çekilerek kayalığı su seviyesinin üzerinde tutmasını sağlayabileceği anlaşıldı.

Volzinger, bu durumda sayıları 600 bini bulan Yahudi`nin 7 kilometre uzunluktaki kayaları izleyerek dört saatte karşı kıyıya ulaşabileceği sonucuna vardıklarını anlattı ve Yahudilerin geçmesinden yarım saat sonra kayaların yeniden sular altında kaldığını ve onları takip eden Mısırlıların boğulduğunu söyledi.

22.01.2004 15:54

Reddetmeyi bilenlerin hikayesi
 
Mephisto Yayınları"ndan çıkan kitapta, kapitalist sisteme karşı duruş sergileyenlerin öyküleri anlatıldı.



Volkan Yaraşır, Mephisto’dan çıkan “Reddin Gücü” adlı çalışmasıyla özgürlük mücadelesinde reddenlerin öyküsünü anlatıyor. Kitapta Che, Mandela, Boby Sands, Allende, Martin Luther King, Gandi, Rosenbergler, Sacco ve Vanzetti, Victor Jara... gibi kimliklerin yanında Tupamarolar, Fransız Direniş Hareketi, MRTA gibi devrimci ve muhalif hareketler inceleniyor.

20. yüzyıl tarihi insanoğlunun en karanlık dönemlerinden biri olması yanında, özgürlük ateşinin en güçlü tutuştuğu dönemlerden biridir. 20. yüzyıl I. ve II. Dünya savaşları, Avrupa’yı saran faşizmi gördü. Aynı zamanda Ekim Devrimi, Çin, Vietnam, Afrika, Latin Amerika ulusal kurtuluş mücadelelerine tanıklık etti.

İnsanlığın yüz akı
20. yüzyıl Hitler, Mussolini, Salazar, Franco gibi birçok diktatörü ve zalimi ortaya çıkardığı gibi insanlığın yüz akı olan kişileri de bize gösterdi.

Volkan Yaraşır çalışmasında, 20. yüzyılın özgürlük ateşini tutuşturan kişi ve olayları romantik bir tarzla ele alıyor.

Che’nin kıta devrimi için Bolivya dağlarına çıkışını, Mandela’nın Güney Afrika’da ırkçı rejime karşı siyah öfkeyi harekete geçirişini, Gandi’nin sivil itaatsizlik eylemleriyle İngiliz sömürgeciliğini Hindistan’dan söküp atmasını, Boby Sands’ta simgelenen İrlanda Ulusal Kurtuluş mücadelesini, Martin Luther King’in Amerika’daki siyah halkı ayağa kaldırışını epik ve romantik bir tarzda inceliyor. Bunun yanında Uruguay’da Tupacamaroları, Danimarka halkının nazizme direnişini, Peru’da MRTA’nın mücadelesini, ekolojist hareketleri, Yunan iç savaşını öyküleştirerek anlatıyor.

En büyük silah

Kitap, direniş sanatlarının en mükemmel örneklerini kişi, olay ve hareketleri inceleyerek ele alıyor. Reddin, rıza göstermenin, itaat etmemenin o ister bir sistem, ister bir zulüm makinesi olsun muazzam bir gücü nasıl çözdüğünü, nasıl iktidarsızlaştığını belgelerle gösteriyor. Özgürlük mücadelesinin özünün reddetmek ve rıza göstermemek olduğunu belirten yazar “düşlerimiz ve ehlileşmeyen ruhlarımız en büyük silahımızdır” diyor.

Her şeyin bir hayırla başlayabileceğini, her insanın özgürlük içgüdüsüne sahip olduğunu ileri sürüyor. İnsan ya itaat ederek ruhunu kötürümleştirecek ya da redderek ruhunu ayağa kaldırarak kendini özgürleştirecektir. Bir solukta heyecan, hüzün ve coşkuyla okunacak bir kitap...

22.01.2004 15:56

danke an interhaber.com o.T.
 
ohne Text

22.01.2004 15:56

sorry internethaber.com o.T.
 
ohne Text

22.01.2004 15:59

SOLIDARITÄT mit STAR
 
mich kotzt die ganze doganmedya gruppe an..immer diese einseitige berichtigungen....

durch die aktionen der regierung kriegen die starmitarbeiter seit 7 monaten kein geld mehr weil die regierung die gelder der Uzan gruppe beschlagnahmt hat

DIESE MENSCHEN SIND GERADE BEI DER VERHUNGERUNGSPROTEST ALSO ACLIK GREVI

und heute ist es der vierte tag


für unterstützung:

email an destek@star.com.tr

22.01.2004 15:59

hey leute zeigt unterstützung
 
bunlar bizim insanlarimiz

22.01.2004 16:02

DEVLET IMARBANKASIZADELERININ
 
parasini 3 yilda verecekmis vede en fazla 10 milya on milyar.. bu ne demek in 3 jahren ist das geld nichts mehr wert....Die Regierung verarscht das Volk...Das beste ist, die Menschen bekommen das Geld auch nur dann, wenn sie einen Blatt unterschreiben, wodrin es steht, dass diese Menschen ihre Klage gegen die Regierung zurückziehen werden-.--


was heisst das ja, was soll dieser Person machen, unterschreibt er nicht, bekommt er kein geld, wenn er es tut ist das geld nichts mehr wert

echt super

hera7 22.01.2004 18:53

deneme
 
Eski yazilari bulmaya calisiyorum,,revolte bu yazina yanit degil,,arsiv icin ararken senin bu yazina rastladim,,,buraya yanit verirsem güncellesirmi diye merak ettim,,,eger düsündügüm olursa o zaman diger yazilara da ulsabilirim,,,deniyorum

hera7 22.01.2004 18:53

deneme
 
Eski yazilari bulmaya calisiyorum,,revolte bu yazina yanit degil,,arsiv icin ararken senin bu yazina rastladim,,,buraya yanit verirsem güncellesirmi diye merak ettim,,,eger düsündügüm olursa o zaman diger yazilara da ulsabilirim,,,deniyorum

hera7 22.01.2004 18:55

deneme
 
Eski yazilari bulmaya calisiyorum,,revolte bu yazina yanit degil,,arsiv icin ararken senin bu yazina rastladim,,,buraya yanit verirsem güncellesirmi diye merak ettim,,,eger düsündügüm olursa o zaman diger yazilara da ulsabilirim,,,deniyorum

22.01.2004 19:30

:)
 
Sowas nenn ich DEMOKRATIE!!

Man darf seine Meinung nicht äußern - Star Gazetesi, UGUR MUMCU (und andere SEHR gute Journalisten)

Man darf das eigene Unternehmen nicht so führen wie man selber will, sondern man muss es so führen wie es die tolle türk. REGIERUNG will!

Ich mag weder Uzan noch seine Machenschaften, aber man darf einfach einige Rechte NIEMANDEM entziehen! Jetzt werden wieder haufenweise Menschen arbeitslos - wer soll das Brot kaufen - mit welchem Geld wird deren Hunger gestillt?!

22.01.2004 20:47

so sehe ich es auch
 
einfach traurig... sadece politik oyun icin insanlarin hayatlari ile oynuyorlardi...

eger star ve grubu dogan grubu gibi hükümet yalakacisi olsalardi... birsey olmazdi onlara

ama derler ya.. bana dokunmayan yilan bin yasasin.. ama eger o yilan bir sün seninde düsmanin olursa senide yutar unutma bunu

nazliceylanim 22.01.2004 23:33

Türk gazeteciligi, rezillikler pesinde..
 
Öncelikle sunu bir belirleyelim basin ya da genis anlami ile medyanin görev ve sorumluluklari nelerdir?
Milliyet magazin servisi sorumlusu olan zat bir harita cikariyor ve 30 küsur sanatci yada mankenin trafik (nerelere gidip geldikleri) haritasini ortaya koyuyor. Bu harita gördügüm en sacma bir harita. Sanatcinin özel hayatindan bana ne.....

Peki Magazin dünyasi sadece sanatcilarin kiminle düsüp kalktiklarini ve mankenlerin yatak odalarina kadar giren özel hayatlar arsivimi?

Peki bunlar bizi ilgilendirmeyen seyler ise kim okuyor ki gazetelerin birinci sayfalarini bile isgal eder duruma geldiler. Demek ki sanatci olmanin yolu sansasyonel haberlerden geciyor ve herkes büyük merakla onlari takip ediyor. Allah icin hic mi isimiz gücümüz kalmadi. Bana ne ya alemin üc günlük asklari mesklerinden.....

Dünyanin hicbir basini bu kadar lackaliga taviz vermedigi gibi Magazin konularinda bile aydinlaticiligi tercih ediyorlar ve sanatcilarda bu bilincle gündeme girmeyi yegliyorlar. Sayet toplumun gercekten bilmesi gereken olaylar var ise ve bunlar ülke cikarlari ile dogrudan ya da dolayli olarak ilgili ise haber degeri diger haberler göz önünde tutularak gündeme getiriliyor.

Dejeneratif degerler ve ortamlar diyoruz ve bunlari okumak sureti ile evimizde Tv de gece gündüz misafir ediyoruz. Hadi lütfen söyleyin baskalarinin hayati ile igdis keyfi aliyoruz deyin. Bakin ABD ya da hicbir Avrupa ülkesinde bizdeki bu lackalik yok. Var olan bile su bizim Tan, Bulvar vs. türü gazetecilik anlayisinin haberleri ve biz nasil ki icinde anadan üryan resimlerin boy boy yer aldigi gazeteleri biliyor almiyor isek onlarda ayni.
Kabahat bizde prim yapmalarina müsaade ediyoruz.

Ama bir soru sormak istiyorum biz niye ciddi gazete okumuyoruz?

Illaki paparazzi ve magazin olgulari ile dimaglarimizi köreltiyoruz. Olamaz kültür anlayisi. Köprü alti veya Sur dibi sokak insanları gibi onlarla burnumuzu cekiyoruz.

Toplumsal olarak neden bu kadar meyilli olduk bu sapkin hayatlara?
Tedavimiz mümkün mü?
Bizim sanatci dedigimiz insanlara sanatcilik ünvanini kim veriyor?
Kadinin biri cikmis sadece bir sarki ile evimizin bas kösesine oturuyor.
İkinci sarkisinin ismini dahi bilmedigimiz bu kisinin en son geceyi kimin evinde gecirdigini ve yedigini ictigini niye bu kadar merak ediyoruz?


Toplumsal olarak gündemden düsen bir Türkiye’nin gelecegi, gece hayatlarinin spotlari altinda belirlenemez.
Neyi etkilemeye, neyi bozmaya calisiyorlar ve gercek emelleri nedir bu tür habercilik yapan insanlarin?

sevgilerle

voli 22.01.2004 23:42

wieso hunger stillen? hani grevdelerdi o
 
ohne Text

22.01.2004 23:58

das sind sie ja auch aber sie machen
 
es ja weil sie wieder essen mit nach hause mitbrigen wollen

23.01.2004 00:40

Warum denn das?
 
Bunu neden dedin?

""ama derler ya.. bana dokunmayan yilan bin yasasin.. ama eger o yilan bir sün seninde düsmanin olursa senide yutar unutma bunu""

Weil ich den Typen nicht mag? Außer Arbeit beschaffen macht er nichts Gutes - eher sehr viel NICHT Gutes...!! Mit kamst schon immer hoch, wenn auf Star TV seine Propaganda Aktionen liefen....!! Aber es hat ja was gebracht... Er hätte immerhin die Hürde gemeistert.. Als würde die tolle Regierungspartei nicht reichen...!!!

Liebe Grüße

23.01.2004 01:00

ich sagte es deshalb
 
weil viele ja denken... simdilik bana birsey olmuyor ist doch egal was mit denen passiert...

weil die regierung einen politischen problem mit cem uzan hat, machen sie die arbeiter platt das ist nicht gerecht...

und was ist wenn denen das nächstemal jemand anderes nicht passt, soll man dann seine arbeiuter platt machen..

wo soll es enden

23.01.2004 01:32

sana cok hak veriyorum
 
türkiyede medya diye bir olay yoktur.. sadece paparazilik vardir....rezilliktir buda

kim kimle yatmis haber olarak veriliyor

mankenler erkeklerle yatip kalktikca sensasyon, fakir, veyada normal bi aile kizi bunu yapinca orospu oluyor...

bu adalet nerde???

ercan 23.01.2004 12:43

NEWSFLASH**Wasser auf dem Mars!
 
Wasser auf dem Mars entdeckt


Die europäische Marssonde "Mars Express" hat auf dem Planeten Eis und Wasser entdeckt. Wie Wissenschaftler der Europäischen Raumfahrtagentur in Darmstadt berichteten, haben Instrumente an Bord der Raumsonde "Mars Express" Wasserdampf in der Atmosphäre des Roten Planeten nachgewiesen. Darüber hinaus sei Wassereis in der südlichen Polkappe des Mars identifiziert worden.

Die Suche nach Wasser als einer Voraussetzung für Leben war eines der wichtigsten Ziele der europäischen Mars-Mission. Der "Mars Express" hatte am 2. Juni vom russischen Weltraumbahnhof Baikonur seine 400 Millionen Kilometer lange Reise zum Roten Planeten aufgenommen.

Die Wissenschaftler präsentierten ferner spektakuläre Bilder vom Roten Planeten. In den Farbaufnahmen der vor knapp einem Monat in eine Umlaufbahn um den Mars eingeschwenkten Sonde ist die Oberfläche des roten Planeten detailgenau zu sehen. Die Bilder zeigen durch Gesteinsbrocken aus dem All verursachte Einschlagskrater, Vulkankrater und riesige Canyons.

Bundesforschungsministerin Edelgard Bulmahn nannte die Daten "bestechend". "Mars Express" sei ein "gigantischer Erfolg für die europäische Raumfahrt".

Stand: 23.01.2004 12:21 Uhr

<a href="redirect.jsp?url=http://www.tagesschau.de/aktuell/meldungen/0,1185,OID2858928,00.html
" target="_blank">http://www.tagesschau.de/aktuell/meldungen/0,1185,OID2858928,00.html
</a>

voli 23.01.2004 19:00

Doku auf 3SAT...
 
Gerade eben habe ich eine Doku auf 3SAT gesehen. Es ging um Koranschulen in Deutschland....Was mir nun aufgefallen ist, das bei den Übersetzungen Satzteile einfach weggelassen würden.
Der vermittelte Inhalt wurde dadurch sehr stark angespitz, d.h relativierende Aussagen wurden auf einen Punkt gebracht. Dieser Punkt wurde aber nicht vom Interviewtem bestimmt sondern vom Journalisten.....
Die Arsc...... übersetzen nicht einfach sie manipulieren und jeder der kein türkisch kann oder nicht genau hinhört (um im hintergrund das türkische zu verstehen) wird praktisch verarscht!!!!
Das ist doch kein Journalismus...das ist Politik!!!!!

istanbullu2 23.01.2004 19:29

Athena Müzik Gurubu ve PKK is birligi
 
01-12-2003 Tarihinde Hollandanın Utrecht şehrinde, PKK / Kadek, Tikko, Dev-sol gibi bölücü terör örgütü mensubları tarafından düzenlenmiş bir organizasyonda «Athena Müzik Gurubu» sahne almıştır. Bu organizasyonu tertipleyen guruplar tarafından, konser belirtilen tarihte saat 15:00?den 22:00?ye kadar yapılması planlanmıştır. Ancak bu terör örgütü mensuplarının ülkemiz aleyhine yapmış olduğu konuşmalar, gösteriler ve sloganlara müdahele eden, Hollanda?da yasal olarak faaliyet yapan Hollanda Türk Federasyonu bünyesinde bulanan tüm Türk derneklerinin tepkileriyle ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölünmez bütünlüğünden yana olan bazı sağduyulu vatandaşlarımız tarafından, Bu çirkin organizasyona müdahele edilmiştir bu haklı müdaheleden dolayı organizasyon planlanmış saatten daha önce dağılmıştır.

Önümüzdeki günlerde yapılacak olan ve ülkemizinde temsil edileceği EUROVISION şarki yarışmasında, yukarda bahsetmiş olduğumuz bu kirli organizasyonda sahne almış ve şarkı söylemiş olan Athene Müzik Gurubuna bu fırsatın verilmemesini ilgililerden saygılarımızla arz ederiz. 22-01-2004

Adres:
Schalkburgerstraat 229
2572 TV DEN HAAG
HOLLANDA
Hollanda Türk Federasyonu Gençlik kolları Başkanı
Salim Arduçlu

23.01.2004 20:30

hayret...
 
öncelikle bizleri bilgilendirdigin icin sana tesekkür etmek istiyorum gardas.

ALLAH (c.c.) razi olsun.

vay ülkemizin haline...

Türkiye Cumhuriyetini uluslararasi bir yarismada temsil edecek kisiler, bölücü örgütle el ele görünüyorlar...

fakat bu tip olaylari bizler zaten hep görüyoruz:

bölücü örgütlere acikca sempatilerini belirten sanatcilar nedense cogu medya kurulusu tarafindan el üstünde tutuluyorlar.

her kilifa bürünen bu iki yüzlü sahislari artik Türk milletini iyi bilmesi ve algilamasi gerek...


saygilarimla

cidam 23.01.2004 20:42

ATHENA For TURKEY!
 
Bu bir basin aciklamasi “taslagi” mi? Cevap evetse, yetkin biri, metni bir gözden geçirip, düzeltsin, yazida anlatim bozuklugu had safhada. Buna neden mi dikkat cekiyorum? “Hollanda TÜRK Fedarasyonu Genclik Kollari Baskani” tarafindan yazilan bir metni anlamakta zorluk cekiyorsam, dernegin samimiyetinden/ciddiyetinden dahi süphe duyarim.

Bunun disinda da, bu anti athena kampanya baslatma denemesinin pek ciddiye alınabilir yani yok! Konser, 01.12.2003 tarihinde verilmis, deniliyor, yani yaklasik iki ay önce. Simdi bir düsünün, en olmadik seyleri haber yapan basinimiz, böyle bir haberi kacirmis olabilir mi?! Aradan 60 gün gecmis olmasina ragmen böyle bir “sansasyonu” göz ardi etmis olabilirler mi?

Acik yazayim, yazi beni sinirlendirdi. Insanlari bölücülükle suclamak bu kadar kolay olmamali! “Hassasiyet” adi altinda yürütülen karalama etkinliklerinden de hic hoslanmam.
Ayrica, Athena`nin, bölücülükle, uzaktan yakından ilgileri olmadigini görmek icin, kücük bir arastirma yapmak yeterli olur(du)!

cidam 23.01.2004 20:43

<-- iste örnek, söz konusu birilerini.
 
.... yargilamaksa, hemen biri atlar....

cidam 23.01.2004 20:45

und....
 
.... Wasser=Leben

istanbullu2 23.01.2004 21:59

o.T.
 
bu benim yorumum..

anlama bozuklugu cekiyorsan ki cektigin görülüyor acil bir doktora bas vurmani tavsiye ederim..

suan türkiyedeki basin türke ve türk milletine saldirilari övmekte ama pkk organizasyonlarini gündeme getirmemektedir bunun her kez bilincindedir, sayet sen bilincinde degilsen körsündür ama kör olmadigini iddaa ediyorsan art niyetlisindir ki beni ve bu milleti sevenleri her sahada karsinda göreceksin demektir..

saygilarimla

istanbullu2 23.01.2004 22:00

o.T.
 
cok dogru kardes


biz kimleri görmedik ki ama hala medyayi ve bu gibi sanatci bozuntularini destekleyenlerede her zaman ve her ortamda karsi gelecegiz..

istanbullu2 23.01.2004 22:03

o.T.
 
;o)

sen milletime zarar ver
devletimi bölmek isteyenlerle sarki söyle

el ele kol kola ol ve ben susim öylemi ?

böyle sahislari, kurumlari ve hatta toplumlari ben yargilarimda suclarimda iplerini kendi elimle cekerimde..

yazik sessiz kalanlara

istanbullu2 23.01.2004 22:07

o.T.
 
cidam yada gercegi cidem hanim..

yazim elbette türk düsmanlarini sinirlendirir bu cok dogaldir, kaldi ki onlarin sinirlenmesi beni zerre kadar üzmez aksine sevindirir o halde sizin sinirlenmeniz benim mutlulugumdur..

arastirmak diyorsunuz
sayet arastirmaci ruhunuz olsaydi bu ve benzeri guruplarin ne haltlar karistirdigini bilir cok farkli yaklasirdiniz olaya ama arastirmak hassasiyet cümleniz yanlizca yazida kaliyor..

sasiriyorum sizlere
pkk ismi gecince hassas oluyorsunuzda nicin cecen sözü yada azerbaycan hatta türkmen sözü gecince hassasiyetiniz kalmiyor ?

durun ben cevap verim

isinize gelmiyor..

23.01.2004 22:10

Stimmt lieber Bratilein ;)
 
Das ist mir auch aufgefallen, vorallem bei meiner Familie...

Ich versteh das auch nicht...

Wie schon im ersten Beitrag gesagt, wir nennen das Demokratie.... Ich weiß nicht, ich kann die Menschen nicht verstehen, wenn sie für so eine Partei sind...

Die Regierung macht mehr kaputt Arbeitsplätze:
- Die Meinungsfreiheit
- Die Menschenrechte

Ich mein, daha ne olsun...!!

In diesem Sinne...

23.01.2004 23:04

Rau zum Kopftuchverbot
 
Rau verurteilt Kopftuchverbot

aus der Presse

22.01.2004:

Bundespräsident Johannes Rau hat das von einigen Bundesländern angestrebte Kopftuchverbot für muslimische Lehrerinnen scharf kritisiert. Nach Auffassung des Staatsoberhauptes ist dies der falsche Weg im Umgang mit anderen Religionen.

Man könne nicht ein religiöses Symbol verbieten und alles andere beim Alten lassen. «Das ist mit der Religionsfreiheit, die unser Grundgesetz allen Menschen garantiert, nicht vereinbar und würde deshalb das Tor zu einer Entwicklung öffnen, die doch die meisten Befürworter eines Kopftuchverbots nicht wollen», sagte Rau am Donnerstag bei einem Festakt zum 275. Geburtstag von Gotthold Ephraim Lessing in Wolfenbüttel.

Ein Kopftuchverbot könnte nach Auffassung Raus das Gegenteil bewirken und zu einer noch klareren Trennung von Staat und Kirche führen. «Ich befürchte nämlich, dass ein Kopftuchverbot der erste Schritt in einen laizistischen Staat ist, der religiöse Zeichen und Symbole aus dem öffentlichen Leben verbannt. Ich will das nicht», sagte der Bundespräsident laut Redemanuskript.

In seinen grundsätzlichen Ausführungen zur Religionsfreiheit und Toleranz bekräftigte Rau seine kritisierten Schlussfolgerungen aus dem Urteil des Bundesverfassungsgerichts. Karlsruhe hatte im Streit um das Kopftuch einer muslimischen Lehrerin ein gesetzliches Verbot für zulässig erklärt, wenn alle Religionen gleich behandelt werden. Als erste Bundesländer streben Baden-Württemberg und Bayern ein Verbot des Kopftuchs an, wollen aber christliche Symbole dulden.

Die in der Verfassung garantierte Religionsfreiheit gelte nicht nur für christliche Kirchen, sagte Rau. «Sie gilt, auch wenn das manchen nicht immer ausreichend bewusst ist, auch für andere Religionsgemeinschaften und gewiss für den Islam.» Deutschland sei kein «religionsfeindlicher und auch kein religionsfreier Staat». Der Staat schütze die Religionsfreiheit aller.

Klar kritisierte Rau auch die Intoleranz vieler Anhänger des Islam. Man müsse sich damit auseinander setzen, wie sich der Islam zum demokratischen Staat verhalte. In den meisten islamischen Ländern seien Staat und Religion nicht getrennt. Dies mache «so vieles so unendlich schwierig im internationalen, aber auch im nationalen Dialog».

Rau verwies auf die im Namen der Religion geführten Kriege. In der Aufklärung habe man deshalb die Religion von der staatlichen Ordnung getrennt. Damit seien zwei fundamentale Menschenrechte gewährleistet: die Freiheit des Gewissens und die Freiheit der religiösen Überzeugung. Auch in Deutschland seien Staat und Kirche voneinander getrennt, aber sie wirkten auf vielen Feldern zusammen. «Ich halte das, alles in allem, für den richtigen Weg, und ich sehe keinen Anlass dafür, dass wir uns dem Laizismus unserer französischen Nachbarn und Freunde anschließen sollten», sagte Rau.

Das Kopftuchverbot wertete Rau als eine neue Runde in einer alten Debatte, die immer geführt werde, wenn Menschen unterschiedlicher Herkunft und Religionszugehörigkeit aufeinander treffen. Die Debatte über das Kopftuch wäre einfacher, wenn es ein eindeutiges Symbol wäre. «Das ist es aber nicht.» Rau erinnerte an Lessings «Nathan der Weise»: «Menschen unterschiedlichen Glaubens - Christen, Juden, Muslime - können gleichberechtigt miteinander leben, und das ist gut für alle.»


Alle Zeitangaben in WEZ +2. Es ist jetzt 15:54 Uhr.