Cam ağaçları değil, İç Anadolu’nun gerçek doğası ardıçtır ve meşedir
Cam ağaçları değil, İç Anadolu’nun gerçek doğası ardıçtır ve meşedir. Bu toprakların rüzgarına, kuraklığına, sabrına en çok onlar yakışır. Erciyes'i ağaçlandırma dediğin, katalogdan seçilen süs bitkileriyle değil, coğrafyanın ruhunu anlayarak yapılır. Ama bugün mesele zaten ağaç değil, anlayış meselesi. Liyakatten söz etmek giderek zorlaşıyor. İş ehline verilmediğinde, iyi niyet bile heba oluyor.
Bugün Türkiye’den dönüldü. Almanya’ya kış gelmiş, hava gri, insanın içine işleyen bir soğuk var. Çekilmiyor. Oysa Türkiye’de, tüm karmaşasına rağmen, insanın içini ısıtan bir şey var. Belki sesler, belki renkler, belki de tanıdık bir dağ silueti. Ne olursa olsun, özlem hemen kendini hissettiriyor.
Bir buluşma niyeti vardı Turhan (Cömez) abi ile, kısmet olmadı. Demek ki her şey zamanını bekliyor. Bazı insanlar ve bazı sohbetler aceleye gelmez. Onlar da ardıç gibi, meşe gibi. Yavaş büyür, geç kök salar ama bir kez tutundu mu kolay kolay yıkılmaz.
Memleket bazen sadece bir yer değildir. Bir iklimdir, bir koku, bir sessizliktir. Uzakta olunca daha iyi anlaşılıyor.
Ekrem yoldas'a selam olsun!
Geändert von Tabula_Rasa (15.12.2025 um 23:01 Uhr).
|