Einzelnen Beitrag anzeigen
  #7  
Alt 10.12.2012, 23:36
OnMyOwn
 
Beiträge: n/a
Standard

Zitat:
Zitat von Der_Levantiner Beitrag anzeigen
Gern geschehen, aber das was kein Kompliment sondern eine Tatsache Bi seni simartiyom zaten. Seni simartmayim da kimi simartiyim, degil mi ama

Ne demişler? "Aşk da yeşeren otlara benzer, günü saati bilinmez!" demişler. Her ne hal ise... Bilal, Yakup Ağa'nın konağında kaldığı süre içinde, birkaç kez daha gördü Telli Senem'i. Her görüşte de daha bir vuruldu, daha bir yandı. Hani, ocağa her odun atışta yalım nasıl çıkar? Bilal'dan da öyle yalım çıkıyordu sanki her görüşte Telli Senem'i. Öte yandan da kendi kendiyle savaşıyordu Bilal. "Olacak şey mi? Sürmeli amcam oğlu, Telli Senem onun nişanlısı... Vay başıma ki vay başıma!" diye. Bir yandan da, "Acep nasıl etsem de, Sürmeliyi Telli Senem'den soğutsam? Aralarına kara kedi soksam?" diye düşünüyordu. "Sürmeli bey’i Telli Senem'den soğutsa bile, bakalım Telli Senem'in gönlünü çelebilecek mi?" derseniz, haklısınız. Kolay mı Telli Senem'in gönlünü çelmek? Onu Sürmeli bey’den soğutmak?

Sürmeli Bey ve Telli Sanem / Ali Püsküllüoğlu

Ah ah iste zaman meydan okuyan asklardan birisidir Sürmeli Bey ile (nam-i diger Yozgat Sürmelisi) Telli Sanem'nin asklari. O cografya nice asklarda sahit oldu. Bir kac km ileride de Ferhat daglari deliyor ve Sirin'siz bir dünyada mutlu olamayacagi icin astesten köynegi gibiyik ask narina yaniyor... Ama bu da ayri ve bir kac kelimeyle ifade edilemeyecek ayri bir ask destani...
Eksik olma...
Bu hikayeyi tanimiyordum. Vaktim oldugunda bulmaya calisicam.

Benim en sevdigim hikaye Yusuf ile Züleyla. Nazan Bekiroglunu biliyor musun? Klasik bir hikaye aslinda bilmeyen yoktur fakat Nazan Bekiroglunun siirsel ve masalsi tarziyla cok zevkli olmus.


http://farkindasizkafe.in/wp-content...-bekiroglu.jpg

Yusuf seni sevdiysem, dedi Züleyha, hükümdarın tahtına hükümdardan başkası oturamayacağından. Şehzade için saklanan giysiler ancak şehzadenin bedenine uyacağından. Padişahların ülkeler fethettiği görülmüştür de, kölelerin ülkeler fethettiğine bir Yusuf’ta tanık olmuşuzdur. Görüyorsun ya Yusuf, seni sevdiysem yazgım bana yapacak başka bir şey bırakmamış olduğundan. Senin güzelliğin gibi benim de muhabbetimin nedenin olmadığından.

Seni sevdiysem, seni her görmemde ikinci kez görmediğimden. Her görmemde seni yenidenmiş gibi değil, yeniden gördüğümden. Odama her girişinde ilk kez girdiğinden. Kendi kendinde bile tekrarlanmadığından sen.

Sevdim seni, seni sevdiysem, bir eşikten geçtiğimdendir. Bir kentin içine düştüğümden ve bir kenti içime düşürdüğümden. Ben ki tüm savaşlarımda hem kumandan hem neferdim. Ürkektim, delişmenliğimi (güçlü, yapılı, çılgın, hercai) korkumun rengindeydi. Bu yüzden seni sevdim.

Ellerim toprağın derinliklerinden çıkarılmış çok asırlık bir tütsü kabına aniden değiverdi, gözyaşı şişesi kırıldı birden, başkalarının olan acı kalbime giriverdi. Yusuf ben seni, sevmiş ve sevecek bütün kalplerin sırrına ortak olarak sevdim.

Ve biliyor musun ki, seni sevdiysem

Bütün ruhların yaratıldığı ve henüz ruhlara cesetlerin biçilmediği o mecliste, senin yanında yer almış olduğumu hatıramda taşıyor olduğumdandır bu. Bunca kolay terk ediyorsam varlığımı senin varlığına o şimşek parıltısı anın anısını göz bebeklerimde sakladığımdandır.

Bu kadar tanıdık buluyorsam kalbimi kalbine, bu kadar tanıdık ses veriyorsa kalbim kalbine, o ezeli uğultuyu hala kulaklarımda taşıdığımdandır. Seni bu kez hatırladıysam Yusuf, o kez unuttuğumdandır.

Seni sevdiysem hatıram olduğundandır. Bilmediğim bir şeyi hatırlamam zor, unuttuğum bir şeyi hatırlamamsa kolaydır benim. Bu yüzden ey benim kentimin sokaklarında gezinen baharat tüccarı, ey beni unutmuş olan büyücü, senin için hazırladığım simanın karışımı ilk günün hatırasındandır. Beni hatırla. Hatırla ki senin hatırlaman da benim hatırlamam kadar kolaydır.

Yusuf, dedi Züleyha, seni sevişim, ilk anda hem kendi başımı verdiğim hemen senin başını götürdüğüm bir ihtilal olacak. Ama yazgı, kan’ı ihlal edilmiş bu ihtilalı bozacak ve her şey güzel olacak. Zaman geçsin, her şey sonra olacak. Çok yakında bir bela örtüsü örtülecek üzerine senin. Ama aşkın hülasası, çok geçmeden varlığın nizamında anlam kendisini bulacak.