Einzelnen Beitrag anzeigen
  #3  
Alt 24.02.2009, 11:44
fos
 
Beiträge: n/a
Beitrag BAtidan---Doguya 2

Recai Tas / "Öglene kadar" Gazetesi Yazari - 12.10.1963 - 01.07.2005 arasi
Reportaj ve yazi dizilerinden alintidir. (* tercüme- Deniz-Klaus Schmidts)
02.. -----------------------------------------------------------------------------------

ÖHA-RT/Demirdöküm-Narlidere Misafirhanesi - 17.12.1963

Iki ay evvel birmilyonuncu isci ile yaptigimiz söyleside, sizlere Erwin Möllerden bahsemistik. Bugün de kendisiyle ve diger is arkadaslariyla kaldigi misafirhanede bulusup ilk izlenimlerini aktariyorum.

RT: evet bay Möller, 2 aydir buradasiniz, nasilsiniz?
EW:cok 'täshäkür' biz iyiyiz.Isimiz iyi, kaldigimiz yer sicak.Paramiz ayni gün yatiyor.Türkler cok misafirperverler. Gerci kendi aramizda dün pazar sabahi bir tatsizlik yasadik.O kadar, gerisi ufak tefek seyler.
RT:nasil yani catisma mi yasadiniz ?
EW:evet katolikler ve evangelistler arasinda kavga ettik. Sonra ama Ramazan Mannesman bey geldi, bize firca cekti. "Ibadethane istediniz de vermedik mi?" dedi. Simdi iki tane ayri girisimiz var. Berlinden de papazimiz gelecekmis.Diyanetin izniyle.
KK:Äh benim adim Klaus Kinki, ben sporcuyum ayni zamanda, arkadaslarla takim kurduk. Heimatsport e.V. haftaya Narlidere Sporting Clubla macimiz var bunu da yazin lütfen.
RT:Hmm cok iyi yazariz bayim. Peki siz bay Mert Sert, siz buranin ascisi olarak neler anlatabilirsiniz?
MS:efenim, bu isciler, kendi sucuklarini getirmisler, hertarafi kokutuyorlar.Gece mutfaga girip, vürüstyen kaynatiyorlar. Istedikleri eti ve yemegi bulup getiriyoruz, yine de balkonda hayvan kesimine karsi koyamiyoz, bulutwurst istiyorlar.Anlamadigimiz yemekler soruyorlar.Ugrasiyoz yani. Hem banyocu memili Ahmet misal banyolardan cok sikeyetci, her taraf kil ve bira sisesi icerisindeymis.Yesil sabunu begenmiyorlarmis.
RT:Sagolun sef, peki baska ne sorunlariniz var Bay Mühler?
EW:efendim kendimize tercüman bulamiyoruz, türkceyi ögrenecek vaktimiz yok, günde 11 saat calisiyoruz.Yorgunuz yani, hem mesela gazeteyi sadece otogardan alabiliyoruz, Berlin radyosunun saatleri cok gec, dinleyemiyoruz.Havalelerimiz cok gec gidiyor. Ayrica hollandali iscilerle ayni katta kalamayiz.Komsu da olsak olmaz.Iatlyanlar da geceleri cok gaz cikartiyorlar, duvarlar cok ince. Hem ayrica...yok yok
RT:söyleyin cekinmeyin.
EW:efendim, genclerden bir iki tanesi, bayan personelle konustugu icin, Haym sefinden azar isitmisler. Cocuklar sanki hemen evlenmek istemislercesine.Halbuki, eslerini ve cocukalrini özlemisler.Aile birlesimi gelecekmis ama, onu bekliyoruz
RT:Peki siz de ailenizi getirtecekmsiiniz?
EW:efenim ev yemeklerini, hanimi cocuklari özledim,onlar da gelsin, noolur yani, hepimize yetecek kadar is, ve ev var. en gec 1968de tekrar Neu-Windbachtaki köyümüze döneceyik.65 - dönerim dediydim ama, hele hanim da bir gelsin o da görsün buralari.Cocuklar da.
-

Sonraki bölümde, Erwin Müler'in 1968te dönüp dönmedigini görecegiz.